Your browser doesn’t support HTML5 audio
قَالُوٓا۟ أَرْجِهْ وَأَخَاهُ وَأَرْسِلْ فِى ٱلْمَدَآئِنِ حَٰشِرِينَ
Kâlû ercih ve ehâhu ve ersil fîl medâini hâşirîn(hâşirîne).
Onlar şöyle dediler: “Mûsâ’yı ve kardeşini (bir süre) beklet (haklarında bir işlem yapma) ve şehirlere toplayıcılar yolla.”
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- dediler
- قَالُوا
- ق و ل
- onu beklet
- أَرْجِهْ
- ر ج و
- ve kardeşini de
- وَأَخَاهُ
- ا خ و
- ve gönder
- وَأَرْسِلْ
- ر س ل
- فِي
- şehirlere
- الْمَدَائِنِ
- م د ن
- toplayıcılar (olarak)
- حَاشِرِينَ
- ح ش ر
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Onlar şöyle dediler: “Mûsâ’yı ve kardeşini (bir süre) beklet (haklarında bir işlem yapma) ve şehirlere toplayıcılar yolla.”
- Diyanet Vakfı: (111-112) Dediler ki: Onu da kardeşini de beklet; şehirlere toplayıcılar (memurlar) yolla. Bütün bilgili sihirbazları sana getirsinler.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Onlar: «Onu ve kardeşini alıkoy, şehirlere de toplayıcılar gönder,
- Elmalılı Hamdi Yazır: Onlar da «onu ve kardeşini beklet, şehirlere de toplayıcılar gönder.» dediler.
- Ali Fikri Yavuz: Onlar: “- Mûsa’yı ve kardeşini (Harûn’u) alıkoy ve şehirlere toplayıcılar yolla:
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Onu ve kardeşini dediler: eğle, ve şehirlere toplayıcılar yolla
- Fizilal-il Kuran: Onu kardeşi ile birlikte oyala ve bütün kentlere adam toplayacak elçiler gönder.
- Hasan Basri Çantay: (111-112) Dediler ki: «Onunla kardeşini alıkoy, şehirlere toplayıcılar yolla da bilgiç sihirbaz (lar) in hepsini getirsinler sana».
- İbni Kesir: Dediler ki: Onu ve kardeşini alıkoy, şehirlere toplayıcılar yolla.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Dediler ki: «Onu ve kardeşini alıkoy, ve şehirlere toplayıcılar yolla.»
- Tefhim-ul Kuran: Dediler ki: «Onu ve kardeşini şimdilik bekletiver (vereceğin cezayı ertele), şehirlere de toplayıcılar yolla»;
Resim yüklenemedi.