Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَكَذَٰلِكَ نُفَصِّلُ ٱلْءَايَٰتِ وَلَعَلَّهُمْ يَرْجِعُونَ
Ve kezâlike nufassılul âyâti ve leallehum yerci’ûn(yerci’ûne).
Hakka dönsünler diye işte âyetleri böylece ayrı ayrı açıklıyoruz.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- işte böyle
- وَكَذَٰلِكَ
- biz açıklıyoruz
- نُفَصِّلُ
- ف ص ل
- ayetleri
- الْايَاتِ
- ا ي ي
- artık herhalde
- وَلَعَلَّهُمْ
- döner(yola gelir)ler
- يَرْجِعُونَ
- ر ج ع
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Hakka dönsünler diye işte âyetleri böylece ayrı ayrı açıklıyoruz.
- Diyanet Vakfı: Belki inkârdan dönerler diye âyetleri böyle ayrıntılı bir şekilde açıklıyoruz.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): İşte ayetleri böyle ayrıntılı olarak açıklıyoruz, olur ki dönerler.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Ve işte biz, âyetleri böyle ayrıntılı olarak açıklıyoruz ki, belki dönerler.
- Ali Fikri Yavuz: İşte biz, âyetleri böyle açıklarız. Olur ki, küfürden tevhide dönerler.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Ve işte biz âyetleri böyle tafsıl ediyoruz ve gerektir ki rücu´ etsinler
- Fizilal-il Kuran: İşte ayetlerimizi böyle ayrıntılı biçimde anlatıyoruz, ola ki, doğru yola dönerler.
- Hasan Basri Çantay: İşte biz âyetleri böyle açıklarız. Olur ki (küfürlerinden) dönerler.
- İbni Kesir: İşte Biz ayetleri böyle uzun uzadıya açıklarız. Belki dönerler diye.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Ve Biz işte âyetleri böyle mufassalan beyan ederiz ve gerektir ki (küfürlerinden) dönüversinler
- Tefhim-ul Kuran: İşte biz ayetleri böyle birer birer açıklarız, umulur ki dönerler.
Resim yüklenemedi.