Your browser doesn’t support HTML5 audio
إِنَّ ٱلَّذِينَ يَكْتُمُونَ مَآ أَنزَلَ ٱللَّهُ مِنَ ٱلْكِتَٰبِ وَيَشْتَرُونَ بِهِۦ ثَمَنًا قَلِيلًا ۙ أُو۟لَٰٓئِكَ مَا يَأْكُلُونَ فِى بُطُونِهِمْ إِلَّا ٱلنَّارَ وَلَا يُكَلِّمُهُمُ ٱللَّهُ يَوْمَ ٱلْقِيَٰمَةِ وَلَا يُزَكِّيهِمْ وَلَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ
İnnellezîne yektumûne mâ enzelallâhu minel kitâbî ve yeşterûne bihî semenen kalîlen, ulâike mâ ye’kulûne fî butûnihim illen nâre ve lâ yukellimuhumullâhu yevmel kıyâmeti ve lâ yuzekkîhim, ve lehum azâbun elîm(elîmun).
Allah’ın indirdiği kitaptan bir kısmını gizleyip onu az bir bedel ile değişenler (var ya); işte onlar karınlarına ateşten başka bir şey doldurmuyorlar. Kıyamet günü Allah, onlarla ne konuşacak, ne de onları arıtacaktır. Onlar için elem dolu bir azap vardır.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- şüphesiz
- إِنَّ
- kimseler
- الَّذِينَ
- gizleyen
- يَكْتُمُونَ
- ك ت م
- bir şey
- مَا
- indirdiği
- أَنْزَلَ
- ن ز ل
- Allah’ın
- اللَّهُ
- -tan
- مِنَ
- Kitap-
- الْكِتَابِ
- ك ت ب
- ve satanlar
- وَيَشْتَرُونَ
- ش ر ي
- onu
- بِهِ
- paraya
- ثَمَنًا
- ث م ن
- azıcık
- قَلِيلًا
- ق ل ل
- işte onlar
- أُولَٰئِكَ
- bir şey
- مَا
- yemezler
- يَأْكُلُونَ
- ا ك ل
- -na
- فِي
- karınları-
- بُطُونِهِمْ
- ب ط ن
- başka
- إِلَّا
- ateşten
- النَّارَ
- ن و ر
- وَلَا
- onlara konuşmayacak
- يُكَلِّمُهُمُ
- ك ل م
- Allah
- اللَّهُ
- günü
- يَوْمَ
- ي و م
- Kıyamet
- الْقِيَامَةِ
- ق و م
- وَلَا
- ve onları temizlemeyecektir
- يُزَكِّيهِمْ
- ز ك و
- ve onlar için vardır
- وَلَهُمْ
- bir azab
- عَذَابٌ
- ع ذ ب
- acıklı
- أَلِيمٌ
- ا ل م
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Allah’ın indirdiği kitaptan bir kısmını gizleyip onu az bir bedel ile değişenler (var ya); işte onlar karınlarına ateşten başka bir şey doldurmuyorlar. Kıyamet günü Allah, onlarla ne konuşacak, ne de onları arıtacaktır. Onlar için elem dolu bir azap vardır.
- Diyanet Vakfı: Allah´ın indirdiği kitaptan bir şeyi (âhir zaman Peygamberinin vasıflarını) gizleyip onu az bir paha ile değişenler yok mu, işte onların yeyip de karınlarına doldurdukları, ateşten başka bir şey değildir. Kıyamet günü Allah ne kendileriyle konuşur ve ne de onları temize çıkarır. Orada onlar için can yakıcı bir azap vardır.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Allah´ın indirdiği kitaptan birşeyi gizleyip de bununla biraz para alanlar muhakkak ki, karınlarına ateşten başka bir şey yemezler ve kıyamet günü Allah onlarla ne konuşur, ne de onları temize çıkarır; onlara sadece pek elem veren bir azap vardır.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Allah´ın indirdiği kitaptan bir şeyi gizleyip de bununla biraz para alanlar gerçekten karınları dolusu ateşten başka birşey yemezler. Kıyamet günü Allah onlara ne söz söyler, ne de kendilerini temize çıkarır. Onlara sadece acı veren bir azab vardır.
- Ali Fikri Yavuz: Allah’ın indirdiği kitab (Tevrat) dan Hazreti Peygamberin vasfını gizleyipte bununla biraz para alanlar var ya, kıyamet gününde, yedikleri rüşvet, onların karınlarında ancak ateş olur. Kıyamet günü Allah onlarla ne konuşur, ne de onları temize çıkarır. Onlara yalnız acıklı bir azâb vardır.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Allahın indirdiği kitabdan bir şeyi ketmedib de bununla biraz para alanlar muhakkak ki onlar karınlarında ateşden başka bir şey yemezler ve kıyamet günü Allah onlara ne söyler ne de kendilerini tezkiye eder, onlara sade bir «azabı elim» vardır
- Fizilal-il Kuran: Allah´ın indirdiği kitapta bulunan birşeyi gizleyerek onu birkaç para karşılığında satanlar var ya, onlar karınlarına ateşten başka birşey indirmiyorlar. Allah Kıyamet günü onlarla konuşmaz ve kendilerini günahlardan arındırmaz. Onları acı bir azap beklemektedir.
- Hasan Basri Çantay: Allanın indirdiği Kitabdan (Peygamberin vasıflarına dâir) bir şey´i gizleyib de onunla az bir bahayi (hasîs, bir menfaati) satın alanlar (yok mu?) Onlar karınlarına ateşden başka (bir şey) yemiş olamazlar. Kıyaamet günü Allah onlarla konuşmaz, onları temize de çıkarmaz. Onlar için pek acıklı bir azâb vardır.
- İbni Kesir: Allah´ın indirdiği kitabtan birşey gizleyip de, onu az bir pahaya satanlar; işte onlar karınlarına ateşten başka bir şey yemezler. Kıyamet günü Allah onlarla konuşmaz. Onları temize de çıkarmaz. Ve onlar için acıklı bir azab vardır.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Muhakkak o kimseler ki, Allah´ın kitaptan inzal etmiş olduğunu gizlerler ve bunun mukabilinde az bir bedel alırlar. İşte onlar karınlarında ateşten başka bir şey yemezler. Ve Allah onlar ile Kıyamet gününde konuşmaz ve onları temize çıkarmaz ve onlar için elîm bir azap vardır.
- Tefhim-ul Kuran: Allah´ın indirdiği Kitaptan bir şeyi gözardı edip saklayanlar ve onunla değeri az (bir şeyi) satın alanlar; onların yedikleri, karınlarında ateşten başkası değildir. Allah kıyamet günü onlarla konuşmaz ve onları arındırmaz. Ve onlar için acıklı bir azab vardır.
Resim yüklenemedi.