Your browser doesn’t support HTML5 audio
نِسَآؤُكُمْ حَرْثٌ لَّكُمْ فَأْتُوا۟ حَرْثَكُمْ أَنَّىٰ شِئْتُمْ ۖ وَقَدِّمُوا۟ لِأَنفُسِكُمْ ۚ وَٱتَّقُوا۟ ٱللَّهَ وَٱعْلَمُوٓا۟ أَنَّكُم مُّلَٰقُوهُ ۗ وَبَشِّرِ ٱلْمُؤْمِنِينَ
Nisâukum harsun lekum, fe’tû harsekum ennâ şi’tum ve kaddimû li enfusikum vettekûllâhe va’lemû ennekum mulâkûh(mulâkûhu), ve beşşiril mu’minîn(mu’minîne).
Kadınlarınız sizin ekinliğinizdir. Ekinliğinize dilediğiniz biçimde varın. Kendiniz için (geleceğe hazırlık olarak) güzel davranışlar takdim edin. Allah’a karşı gelmekten sakının ve her hâlde onun huzuruna varacağınızı bilin. (Ey Muhammed!) Mü’minleri müjdele.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- kadınlarınız
- نِسَاؤُكُمْ
- ن س و
- bir tarladır
- حَرْثٌ
- ح ر ث
- sizin için
- لَكُمْ
- varın
- فَأْتُوا
- ا ت ي
- tarlanıza
- حَرْثَكُمْ
- ح ر ث
- biçimde
- أَنَّىٰ
- ا ن ي
- dilediğiniz
- شِئْتُمْ
- ش ي ا
- ve hazırlık yapın
- وَقَدِّمُوا
- ق د م
- kendiniz için
- لِأَنْفُسِكُمْ
- ن ف س
- ve sakının
- وَاتَّقُوا
- و ق ي
- Allah’tan
- اللَّهَ
- ve bilin ki
- وَاعْلَمُوا
- ع ل م
- şüphesiz siz
- أَنَّكُمْ
- O’na kavuşacaksınız
- مُلَاقُوهُ
- ل ق ي
- ve müjdele
- وَبَشِّرِ
- ب ش ر
- İnananları
- الْمُؤْمِنِينَ
- ا م ن
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Kadınlarınız sizin ekinliğinizdir. Ekinliğinize dilediğiniz biçimde varın. Kendiniz için (geleceğe hazırlık olarak) güzel davranışlar takdim edin. Allah’a karşı gelmekten sakının ve her hâlde onun huzuruna varacağınızı bilin. (Ey Muhammed!) Mü’minleri müjdele.
- Diyanet Vakfı: Kadınlarınız sizin için bir tarladır. Tarlanıza nasıl dilerseniz öyle varın. Kendiniz için önceden (uygun davranışlarla) hazırlık yapın. Allah´tan korkun, biliniz ki siz O´na kavuşacaksınız. (Yâ Muhammed!) müminleri müjdele!
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Kadınlarınız, sizin için bir tarladır. O halde tarlanıza dilediğiniz gibi varın ve kendiniz için ileriye hazırlık yapın. Allah´tan korkun ve herhalde onun huzuruna varacağınızı bilin! Sen müminleri müjdele!
- Elmalılı Hamdi Yazır: Kadınlarınız, sizin için bir tarladır. O halde tarlanıza dilediğiniz gibi varın ve kendiniz için ileriye hazırlık yapın. Allah´tan korkun ve bilin ki siz mutlaka O´nun huzuruna varacaksınız. Ey Muhammed, müminleri müjdele!
- Ali Fikri Yavuz: Kadınlarınız, çocuk yetiştiren ekin tarlanızdır. O halde tohum ekilen tarlanıza (ön tarafa), nasıl isterseniz öyle varın. Kendileriniz için ileriye hazırlık yapın, önceden iyi ameller gönderin. Allah’dan korkun ve muhakkak onun huzuruna varacağınızı bilin. Takvâ sahibi müminlere cenneti müjdele.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): kadınlarınız sizin için bir harsdir, o halde harsinize nasıl isterseniz varın ve kendileriniz için ileriye hazırlık yapın ve Allahdan korkun ve her halde onun huzuruna varacağınızı bilin, müjdele mü´minlere
- Fizilal-il Kuran: Kadınlarınız sizin çocuk üreten tarlalarınızdır. O halde, tarlanıza dilediğiniz gibi varın. Kendiniz için ileriye dönük hazırlık yapın, günah işlemekten sakının ve mutlaka Allah ´a kavuşacağınızı bilin. Bunu müminlere müjdele.
- Hasan Basri Çantay: Kadınlarınız sizin (evlâd yetişdiren) tarlanızdır. O halde tarlanıza, dilediğiniz gibi, gelin. Kendiniz için önden (iyi ameller) gönderin (hayırlı evlâdlar yetişdirin). Bir de Allahdan korkun ve bilin ki her halde siz ona kavuşacaksınız. îman edenlere müjdele.
- İbni Kesir: Kadınlarınız sizin için bir tarladır. O halde tarlanıza dilediğiniz gibi varın. Ve kendiniz için önceden iyi ameller gönderin. Bir de Allah´tan korkun. Ve bilin ki; siz, şüphesiz O´na kavuşacaksınız. İman edenleri müjdele.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Kadınlarınız sizin için bir ekin mahallidir. Binaenaleyh bu ekin yerinize nasıl isterseniz varın ve kendiniz için (güzel ameller) takdim edin. Ve Allah Teâlâ´dan korkunuz. Ve biliniz ki sizler şüphesiz O´nun huzuruna varacaksınızdır. Ve mü´minleri müjdele.
- Tefhim-ul Kuran: Kadınlarınız sizin tarlanızdır; tarlanıza dilediğiniz gibi varın. Kendiniz için (geleceğe hazırlık olarak güzel davranışlar) takdim edin. Allah´tan korkup sakının ve bilin ki elbette O´na kavuşucusunuz. İman edenlere müjde ver.
Resim yüklenemedi.