Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَٱلَّذِينَ يُؤْمِنُونَ بِمَآ أُنزِلَ إِلَيْكَ وَمَآ أُنزِلَ مِن قَبْلِكَ وَبِٱلْءَاخِرَةِ هُمْ يُوقِنُونَ
Vellezîne yu’minûne bi mâ unzile ileyke ve mâ unzile min kablik(kablike) ve bil âhireti hum yûkınûn(yûkınûne).
Onlar sana indirilene de, senden önce indirilenlere de inanırlar. Ahirete de kesin olarak inanırlar.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ve onlar ki
- وَالَّذِينَ
- iman ederler
- يُؤْمِنُونَ
- ا م ن
- şeye
- بِمَا
- indirilen
- أُنْزِلَ
- ن ز ل
- sana
- إِلَيْكَ
- ve şeye
- وَمَا
- indirilen
- أُنْزِلَ
- ن ز ل
- -den
- مِنْ
- senden önce
- قَبْلِكَ
- ق ب ل
- ve ahirete de
- وَبِالْاخِرَةِ
- ا خ ر
- onlar
- هُمْ
- kesinlikle inanırlar
- يُوقِنُونَ
- ي ق ن
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Onlar sana indirilene de, senden önce indirilenlere de inanırlar. Ahirete de kesin olarak inanırlar.
- Diyanet Vakfı: Yine onlar, sana indirilene ve senden önce indirilene iman ederler; ahiret gününe de kesinkes inanırlar.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Ve onlar ki, hem sana indirilene iman ederler, hem senden evvel indirilene. Ahirete kesin inancı da bunlar edinirler.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Ve onlar ki hem sana indirilene iman ederler, hem senden önce indirilene. Ahirete de bunlar kesinlikle iman ederler.
- Ali Fikri Yavuz: O kimseler ki, sana gönderilene (Kur’an’a) ve senden önceki Peygamberlere gönderilene (Tevrât, İncil, Zebûr ve diğer suhufa) îman ederler ve âhirete (kıyamete) ise şüphesiz yakînen inanırlar.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Ve onlar ki hem sana indirilene iman ederler hem senden evvel indirilene, ahırete yakini de bunlar edinirler.
- Fizilal-il Kuran: Yine onlar gerek sana ve gerekse senden önce indirilen kitaplara inanırlar ve Ahiretten hiç kuşku duymazlar.
- Hasan Basri Çantay: (O takvaa saahibleri ki Habîbim) onlar sana indirilene de, senden evvel indirilenlere de inanırlar. Âhirete ise onlar şübhesiz bir bilgi ve inan beslerler.
- İbni Kesir: Onlar ki sana indirilene de, senden önce indirilmiş olanlara da inanırlar. Ve onlar ahireti de yakınen tanırlar.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Ve onlar o kimselerdir ki sana indirilmiş ve senden evvel indirilmiş kitaplara da imân ederler ve onlar ahirete de yakînen kani olurlar.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Ve onlar o kimselerdir ki sana indirilmiş ve senden evvel indirilmiş kitaplara da imân ederler ve onlar ahirete de yakînen kani olurlar.
- Tefhim-ul Kuran: Ve (yine) onlar, sana indirilene, senden önce indirilenlere iman ederler ve ahirete de kesin bir bilgiyle inanırlar.
Resim yüklenemedi.