Your browser doesn’t support HTML5 audio
قُلْ أَرَءَيْتُمْ إِن كَانَ مِنْ عِندِ ٱللَّهِ ثُمَّ كَفَرْتُم بِهِۦ مَنْ أَضَلُّ مِمَّنْ هُوَ فِى شِقَاقٍۭ بَعِيدٍ
Kul e reeytum in kâne min indillâhi summe kefertum bihî men edallu mimmen huve fî şikâkın baîd(baîdin).
De ki: “Ne dersiniz? Eğer o (Kur’an) Allah katından olup da siz de onu inkâr etmişseniz, o zaman derin bir ayrılık içinde bulunan kimseden daha sapık kim olabilir?”
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- de ki
- قُلْ
- ق و ل
- gördünüz mü ki
- أَرَأَيْتُمْ
- ر ا ي
- eğer (Kur’an)
- إِنْ
- ise
- كَانَ
- ك و ن
- -ndan
- مِنْ
- tarafı-
- عِنْدِ
- ع ن د
- Allah
- اللَّهِ
- sonra
- ثُمَّ
- siz de inkar etmişseniz
- كَفَرْتُمْ
- ك ف ر
- onu
- بِهِ
- kim olabilir?
- مَنْ
- daha sapık
- أَضَلُّ
- ض ل ل
- kimseden
- مِمَّنْ
- o
- هُوَ
- فِي
- bir ayrılığa düşen
- شِقَاقٍ
- ش ق ق
- uzak
- بَعِيدٍ
- ب ع د
- Diyanet İşleri Başkanlığı: De ki: “Ne dersiniz? Eğer o (Kur’an) Allah katından olup da siz de onu inkâr etmişseniz, o zaman derin bir ayrılık içinde bulunan kimseden daha sapık kim olabilir?”
- Diyanet Vakfı: De ki: Ne dersiniz, eğer o (Kur´an), Allah tarafından ise siz de onu inkâr etmişseniz o zaman (haktan) uzak bir ayrılığa düşenden daha sapık kim vardır?
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): De ki: «Söyleyin bakalım! Eğer o Kur´an Allah tarafından (gelmiş olup) da sonra siz onu inkar etmişseniz o zaman uzak bir ayrılığa düşenden daha şaşkın kim olabilir?»
- Elmalılı Hamdi Yazır: Ey Muhammed! De ki: «Ne dersiniz? O Kur´ân Allah tarafından gelmiş olup da sonra siz onu inkâr etmişseniz, o takdirde Hak´tan uzak bir ayrılığa düşenden daha sapık kim olabilir?»
- Ali Fikri Yavuz: (Ey Rasûlüm), de ki: “- Söyleyin bakayım, (ey kâfirler), eğer o Kur’an, Allah tarafından olub da sonra siz onu inkâr etmişseniz, hakdan çok uzak bir ayrılığa düşenden daha şaşkın kim olur?”
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): De ki söyleyin bakayım, eğer o Kur´an Allah tarafından da sonra siz ona küfretmiş iseniz o uzak şikaka düşenden daha şaşkın kim olur?
- Fizilal-il Kuran: De ki: «Kur ân Allah katından gelmiş olup da sizde onu inkar etmişseniz, söyleyin bana derin bir çıkmazda bulunan kimseden daha sapık kim vardır?»
- Hasan Basri Çantay: (Habîbim) de ki: «Eğer o (Kur´an) Allah nezdinden (gelmiş) de sonra siz ona küfr etmişseniz, bana haber verin, (hakdan) uzak bir muhaalefetde bulunanın ta kendisi olan (siz) den daha sapkın kimdir»?
- İbni Kesir: De ki: Şayet o, Allah katından gelmiş ve siz de onu inkar etmişseniz; söyleyin bana: Derin bir çıkmazda bulunan kimseden daha sapık kim vardır?
- Ömer Nasuhi Bilmen: De ki: «Bana haber veriniz! Eğer o, (Kur´an) Allah tarafından olmuş ise, sonra onu inkar etmiş iseniz, uzak bir muhalefette bulunan kimseden daha sapık kim vardır?»
- Tefhim-ul Kuran: De ki: «Gördünüz mü haber verin; eğer o (Kur´an) Allah katından ise, sonra da siz ona (karşı) küfretmişseniz, (bu durumda) uzak bir ayrılık içinde olandan daha sapık kimdir?»
Resim yüklenemedi.