Your browser doesn’t support HTML5 audio
ثُمَّ إِنَّ عَلَيْنَا حِسَابَهُم
Summe inne aleynâ hisâbehum.
Sonra onların sorguya çekilmesi de sadece bize aittir.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- sonra
- ثُمَّ
- şüphesiz
- إِنَّ
- bize düşer
- عَلَيْنَا
- onların hesabı
- حِسَابَهُمْ
- ح س ب
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Sonra onların sorguya çekilmesi de sadece bize aittir.
- Diyanet Vakfı: (21-26) O halde (Resûlüm), öğüt ver. Çünkü sen ancak öğüt vericisin. Onların üzerinde bir zorba değilsin. Ancak yüz çevirip inkâr edene gelince, işte öylesini Allah en büyük azap ile cezalandırır. Şüphesiz onların dönüşü sadece bizedir. Sonra onların sorguya çekilmesi de sadece bize aittir.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Sonra da mutlaka Bize hesap vereceklerdir.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Sonra da bize hesap verecekler.
- Ali Fikri Yavuz: Sonra onların hesablarını görmek de yalnız bize aiddir.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Sonra da muhakkak bize hisab verecekler
- Fizilal-il Kuran: Sonra onların hesabını görmek bize düşer.
- Hasan Basri Çantay: Sonra hisâbları (nı görmek) de muhakkak bize âiddir.
- İbni Kesir: Sonra hesablarını görmek de muhakkak Bize düşer.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Sonra da onların hesapları muhakkak ki, Bize aittir.
- Tefhim-ul Kuran: Sonra onları hesaba çekmek de elbette bize aittir.
Resim yüklenemedi.