Your browser doesn’t support HTML5 audio
ٱلَّذِينَ أُخْرِجُوا۟ مِن دِيَٰرِهِم بِغَيْرِ حَقٍّ إِلَّآ أَن يَقُولُوا۟ رَبُّنَا ٱللَّهُ ۗ وَلَوْلَا دَفْعُ ٱللَّهِ ٱلنَّاسَ بَعْضَهُم بِبَعْضٍ لَّهُدِّمَتْ صَوَٰمِعُ وَبِيَعٌ وَصَلَوَٰتٌ وَمَسَٰجِدُ يُذْكَرُ فِيهَا ٱسْمُ ٱللَّهِ كَثِيرًا ۗ وَلَيَنصُرَنَّ ٱللَّهُ مَن يَنصُرُهُۥٓ ۗ إِنَّ ٱللَّهَ لَقَوِىٌّ عَزِيزٌ
Ellezîne uhricû min diyârihim bi gayri hakkın illâ en yekûlû rabbunallâh(rabbunallâhu), ve lev lâ def’ullâhin nâse ba’dahum bi ba’dın lehuddimet savâmıu ve biyaun ve salavâtun ve mesâcidu yuzkeru fîhesmullâhi kesîrâ(kesîran), ve le yansurennallâhu men yansuruh(yansuruhu), innallâhe le kaviyyun azîz(azîzun).
Onlar, haksız yere, sırf, “Rabbimiz Allah’tır” demelerinden dolayı yurtlarından çıkarılmış kimselerdir. Eğer Allah’ın, insanların bir kısmını bir kısmıyla defetmesi olmasaydı, içlerinde Allah’ın adı çok anılan manastırlar, kiliseler, havralar ve mescitler muhakkak yerle bir edilirdi. Şüphesiz ki Allah, kendi dinine yardım edene mutlaka yardım eder. Şüphesiz ki Allah, çok kuvvetlidir, mutlak güç sahibidir.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- onlar
- الَّذِينَ
- çıkarıldılar
- أُخْرِجُوا
- خ ر ج
- -ndan
- مِنْ
- yurtları-
- دِيَارِهِمْ
- د و ر
- etmedikleri halde
- بِغَيْرِ
- غ ي ر
- hak
- حَقٍّ
- ح ق ق
- sadece
- إِلَّا
- diye
- أَنْ
- diyorlar
- يَقُولُوا
- ق و ل
- Rabbimiz
- رَبُّنَا
- ر ب ب
- Allah’tır
- اللَّهُ
- eğer olmasaydı
- وَلَوْلَا
- savunması
- دَفْعُ
- د ف ع
- Allah’ın
- اللَّهِ
- insanların
- النَّاسَ
- ن و س
- bazılarını
- بَعْضَهُمْ
- ب ع ض
- diğer bazılarıyle
- بِبَعْضٍ
- ب ع ض
- yıkılırdı
- لَهُدِّمَتْ
- ه د م
- manastırlar
- صَوَامِعُ
- ص م ع
- ve kiliseler
- وَبِيَعٌ
- ب ي ع
- ve havralar
- وَصَلَوَاتٌ
- ص ل و
- ve mescidler
- وَمَسَاجِدُ
- س ج د
- anılan
- يُذْكَرُ
- ذ ك ر
- içlerinde
- فِيهَا
- ismi
- اسْمُ
- س م و
- Allah’ın
- اللَّهِ
- çokca
- كَثِيرًا
- ك ث ر
- ve elbette yardım eder
- وَلَيَنْصُرَنَّ
- ن ص ر
- Allah
- اللَّهُ
- kimseye
- مَنْ
- kendine yardım eden
- يَنْصُرُهُ
- ن ص ر
- kuşkusuz
- إِنَّ
- Allah
- اللَّهَ
- kuvvetlidir
- لَقَوِيٌّ
- ق و ي
- galibdir
- عَزِيزٌ
- ع ز ز
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Onlar, haksız yere, sırf, “Rabbimiz Allah’tır” demelerinden dolayı yurtlarından çıkarılmış kimselerdir. Eğer Allah’ın, insanların bir kısmını bir kısmıyla defetmesi olmasaydı, içlerinde Allah’ın adı çok anılan manastırlar, kiliseler, havralar ve mescitler muhakkak yerle bir edilirdi. Şüphesiz ki Allah, kendi dinine yardım edene mutlaka yardım eder. Şüphesiz ki Allah, çok kuvvetlidir, mutlak güç sahibidir.
- Diyanet Vakfı: Onlar, başka değil, sırf «Rabbimiz Allah´tır» dedikleri için haksız yere yurtlarından çıkarılmış kimselerdir. Eğer Allah, bir kısım insanları (kötülüklerini) diğer bir kısmı ile defedip önlemeseydi, mutlak surette, içlerinde Allah´ın ismi bol bol anılan manastırlar, kiliseler, havralar ve mescidler yıkılır giderdi. Allah, kendisine (kendi dinine) yardım edenlere muhakkak surette yardım eder. Hiç şüphesiz Allah, güçlüdür, galiptir.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Onlar: «Rabbimiz Allah´tır.» demelerinden başka hiçbir haklı gerekçe olmaksızın yurtlarından çıkarıldılar. Allah, insanların bir kısmını bir kısmı ile defetmeseydi, şüphesiz manastırlar, kiliseler, havralar ve içinde Allah´ın adı çok anılan mescitler yıkılıp giderdi. Elbette Allah kendi (dini)ne yardım edene yardım edecektir. Şüphesiz Allah çok güçlü, çok izzetlidir.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Onlar «Rabbimiz Allah´tır» demelerinden başka bir sebep olmaksızın haksız yere yurtlarından çıkarıldılar. Eğer Allah insanların bir kısmını bir kısmı ile defetmeseydi manastırlar, kiliseler, havralar ve içinde Allah´ın adı çok anılan mescidler elbette yıkılırdı. Şüphesiz Allah kendi (dini)ne yardım edene yardım edecektir. Şüphesiz Allah çok güçlüdür, çok izzetlidir (her şeye galiptir).
- Ali Fikri Yavuz: Müminler o mazlûmlardır ki: “- Rabbimiz Allah’dır” demelerinden başka bir sebep olmaksızın yurdlarından (Mekke’den) haksız yere çıkarıldılar. Eğer, Allah insanların bir kısmını (müşrikleri) bir kısmı ile (müminlerle) defetmeseydi, içlerinde Allah’ın ismi çok anılan manastırlar, kiliseler, havralar ve mescidler elbette yıkılırdı. Muhakkak ki Allah, dinine yardım edene yardım edecek, zafer verecektir. Şüphe yok ki Allah, çok kuvvetlidir, her şeye galibdir.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Onlar ki rabbımız bir Allahdır demelerinden başka bir sebeb, bir hakk olmaksızın diyarlarından çıkarıldılar. Allahın da nasın bir kısmını bir kısmiyle def´etmesi olmasa idi her halde manastırlar, kiliseler, havralar, mescidler yıkılırdı ki bunlar da Allahın ismi çok zikr olunur ve elbette Allah kendine nusret edeni mensur kılacaktır, şübhe yok ki Allah çok kuvvetli, çok ızzetlidir
- Fizilal-il Kuran: Onlar sırf «Rabb´imiz Allah´dır» dediler diye haksız yere yurtlarından çıkarıldılar. Eğer Allah bir kısım insanları diğer bir bölümü aracılığı ile savmasaydı nice manastır, havra ve içlerinde Allah´ın adı, çokça anılan cami yıkılıp giderdi. Kim Allah´a yardım ederse bilsin ki Allah da mutlaka kendisine yardım edecektir. Hiç şüphesiz Allah güçlü ve üstün iradelidir.
- Hasan Basri Çantay: Onlar (o müminlerdir ki) haksız yere ve ancak «Rabbimiz Allahdır» diyorlar diye yurdlarından çıkarılmışlardır. Allah ba´zı insanları (n şerrini diğer) ba´zısı ile def etmeseydi içlerinde Allahın adı çok anılan manastırlar, kiliseler, havralar ve mescidler muhakkak yıkılıb giderdi. (Dînine) yardım edenlere elbet Allah da yardım eder. Şübhesiz ki Allah kavidir, yegâne gaalibdir.
- İbni Kesir: Onlar ki; haksız yere ve sadece: Rabbımız Allah´tır dedikleri için yurtlarından çıkarılmışlardır. Şüphesiz ki Allah; insanların bir kısmını diğerleriyle bertaraf etmeseydi; manastırlar, kiliseler, havralar ve içinde Allah´ın adı çok anılan mescidler yıkılır giderdi. Allah; kendisine yardım edenlere elbette yardım eder. Şüphesiz ki Allah; Kavi´dir, Aziz´dir.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Onlar ki, haksız yere, ancak, «Rabbimiz Allah´tır», demelerinden dolayı yurtlarından çıkarıldılar. Eğer nâsın bazılarını bazıları ile Allah´ın defetmesi olmasa idi manastırlar, kiliseler, havralar ve içlerinde Allah´ın adı çok zikredilen mescitler elbette ki yıkılırdı, ve elbette ki Allah kendi dinine yardım edenlere yardım eder. Şüphe yok ki Allah elbette pek kuvvetlidir, pek izzetlidir.
- Tefhim-ul Kuran: Onlar, yalnızca; «Rabbimiz Allah´tır» demelerinden dolayı, haksız yere yurtlarından sürgün edilip çıkarıldılar. Eğer Allah´ın, insanların bir kısmıyla bir kısmını defetmesi (yenilgiye uğratması) olmasaydı, manastırlar, kiliseler, havralar ve içinde Allah´ın isminin çokça anıldığı mescidler, muhakkak yıkılır giderdi. Allah kendi (dini)ne yardım edenlere kesin olarak yardım eder. Şüphesiz Allah, güçlü olandır, aziz olandır.