Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَإِذِ ٱعْتَزَلْتُمُوهُمْ وَمَا يَعْبُدُونَ إِلَّا ٱللَّهَ فَأْوُۥٓا۟ إِلَى ٱلْكَهْفِ يَنشُرْ لَكُمْ رَبُّكُم مِّن رَّحْمَتِهِۦ وَيُهَيِّئْ لَكُم مِّنْ أَمْرِكُم مِّرْفَقًا
Ve izi´tezeltumûhum ve mâ ya´budûne illâllâhe fe´vû ilel kehfi yenşur lekum rabbukum min rahmetihî ve yuheyyi´ lekum min emrikum mirfekâ(mirfekan).
(İçlerinden biri şöyle dedi:) “Mademki onlardan ve Allah’tan başkasına tapmakta olduklarından yüz çevirip ayrıldınız, o hâlde mağaraya çekilin ki, Rabbiniz size rahmetini yaysın ve içinde bulunduğunuz durumda yararlanacağınız şeyler hazırlasın.”
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- madem ki
- وَإِذِ
- siz onlardan ayrıldınız
- اعْتَزَلْتُمُوهُمْ
- ع ز ل
- ve şeylerden
- وَمَا
- taptıkları
- يَعْبُدُونَ
- ع ب د
- başka
- إِلَّا
- Allah’tan
- اللَّهَ
- o halde sığının
- فَأْوُوا
- ا و ي
- إِلَى
- mağaraya
- الْكَهْفِ
- ك ه ف
- yaysın (bollaştırsın)
- يَنْشُرْ
- ن ش ر
- size
- لَكُمْ
- Rabbiniz
- رَبُّكُمْ
- ر ب ب
- مِنْ
- rahmetini
- رَحْمَتِهِ
- ر ح م
- ve hazırlasın
- وَيُهَيِّئْ
- ه ي ا
- size
- لَكُمْ
- مِنْ
- (şu) işinizden
- أَمْرِكُمْ
- ا م ر
- yararlı bir şey
- مِرْفَقًا
- ر ف ق
- Diyanet İşleri Başkanlığı: (İçlerinden biri şöyle dedi:) “Mademki onlardan ve Allah’tan başkasına tapmakta olduklarından yüz çevirip ayrıldınız, o hâlde mağaraya çekilin ki, Rabbiniz size rahmetini yaysın ve içinde bulunduğunuz durumda yararlanacağınız şeyler hazırlasın.”
- Diyanet Vakfı: (İçlerinden biri şöyle demişti:) «Madem ki siz onlardan ve onların Allah´ın dışında tapmakta oldukları varlıklardan uzaklaştınız, o halde mağaraya sığının ki, Rabbiniz size rahmetini yaysın ve işinizde sizin için fayda ve kolaylık sağlasın.»
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): (İçlerinden biri demişti ki): «Madem ki, onlardan ve Allah´tan başka taptıklarından uzaklaşmayı tercih ettiniz, o halde mağaraya çekilin ki, sizin için Rabbiniz rahmetini yaysın ve size işinizden bir kolaylık hazırlasın.»
- Elmalılı Hamdi Yazır: (İçlerinden biri şöyle demişti:) «Mademki siz, onlardan ve Allah´tan başka taptıkları putlardan ayrıldınız, o halde mağaraya sığının ki, Rabbiniz rahmetinden size genişlik versin ve işinizi rast getirip kolaylaştırsın.»
- Ali Fikri Yavuz: (Yiğitlerden biri, diğer arkadaşlarına şöyle demişti): “- Madem ki siz, kavminizden ve onların Allah’dan başka taptıkları putlardan ayrıldınız, o halde mağaraya çekilin ki, Rabbiniz rahmetinden size genişlik versin ve size, işinizde bir kolaylık hazırlasın.”
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Madem ki onlardan ve Allahdan maada taptıklarından uzleti ıhtiyar ettiniz, o halde kehfe (mağaraya) çekilin ki sizin için rabbınız rahmetinden kısmet neşretsin ve size işinizden bir kolaylık hazırlasın
- Fizilal-il Kuran: İçlerinden biri dedi ki; «Madem ki, soydaşlarınızla ve onların Allah´ı bir yana bırakarak taptıkları ile ilişkinizi kestiniz, öyleyse mağaraya sığınınız, Rabb´iniz engin rahmetinden size bir pay göndersin ve şu işinizde size kurtuluş yolu göstersin.
- Hasan Basri Çantay: (Birbirine şöyle demişlerdi:) «Madem ki siz onlardan ve Allahdan başka tapmakda olduklarından ayrıldınız, o halde mağaraya (çekilib) sığının ki Rabbiniz size rahmetinden genişlik versin, işinizden de size fâide hazırlasın».
- İbni Kesir: Onlara: Madem siz, onlardan ve Allah´tan başka tapmakta olduklarınızdan ayrıldınız; o halde mağaraya çekilin ki Rabbınız; size, rahmetinden genişlik versin, işinizde kolaylık göstersin, denildi.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Vaktâ ki, onlardan ve Allah´tan başka tapındıkları şeylerden siz içtinab ettiniz, artık mağaraya çekiliniz, sizin için Rabbiniz rahmetinden neşreder ve sizin için işlerinizden bir kolaylık hazırlar.
- Tefhim-ul Kuran: (İçlerinden biri demişti ki:) «Madem ki siz onlardan ve Allah´tan başka taptıklarından kopup ayrıldınız, o halde, (dağlara çekilip) mağaraya sığının da Rabbiniz size rahmetinden (bolca bir miktarını) yaysın ve işinizden size bir yarar kolaylaştırsın.»
Resim yüklenemedi.