Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَأَنجَيْنَا ٱلَّذِينَ ءَامَنُوا۟ وَكَانُوا۟ يَتَّقُونَ
Ve enceynellezîne âmenû ve kânû yettekûn(yettekûne).
İman edip Allah’a karşı gelmekten sakınmakta olanları ise kurtardık.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ve kurtardık
- وَأَنْجَيْنَا
- ن ج و
- kimseleri
- الَّذِينَ
- inanan(ları)
- امَنُوا
- ا م ن
- ve
- وَكَانُوا
- ك و ن
- korunanları
- يَتَّقُونَ
- و ق ي
- Diyanet İşleri Başkanlığı: İman edip Allah’a karşı gelmekten sakınmakta olanları ise kurtardık.
- Diyanet Vakfı: İman edip Allah´a karşı gelmekten sakınanları ise kurtardık.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Oysa iman edip sakınanları kurtardık.
- Elmalılı Hamdi Yazır: İman edip Allah´a karşı gelmekten sakınanları da kurtardık.
- Ali Fikri Yavuz: Halbuki iman edip de küfürden sakınanları kurtardık.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Halbuki iyman edip korunur olanları necata çıkardık
- Fizilal-il Kuran: Buna karşılık mü´minleri ve Allah´ın yasalarını çiğnemekten sakınanları yok olmaktan kurtardık.
- Hasan Basri Çantay: İman edib de (fenâlıkdan) sakınır olanları biz (dâima) kurtardık.
- İbni Kesir: İman edip takva sahibi olanları da kurtardık.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Halbuki imân edip fenalıktan sakınır olanları necâta erdirdik.
- Tefhim-ul Kuran: İman edenleri ve korkup sakınanları da kurtardık.
Resim yüklenemedi.