Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَلَأُضِلَّنَّهُمْ وَلَأُمَنِّيَنَّهُمْ وَلَءَامُرَنَّهُمْ فَلَيُبَتِّكُنَّ ءَاذَانَ ٱلْأَنْعَٰمِ وَلَءَامُرَنَّهُمْ فَلَيُغَيِّرُنَّ خَلْقَ ٱللَّهِ ۚ وَمَن يَتَّخِذِ ٱلشَّيْطَٰنَ وَلِيًّا مِّن دُونِ ٱللَّهِ فَقَدْ خَسِرَ خُسْرَانًا مُّبِينًا
Ve le udillennehum ve le umenniyennehum ve le âmurennehum fe le yubettikunne âzânel en’âmi, ve le âmurennehum fe le yugayyirunne halkallâh(halkallâhi), ve men yettehıziş şeytâne veliyyen min dûnillâhi fe kad hasire husrânen mubînâ(mubînen).
“Onları mutlaka saptıracağım, mutlaka onları kuruntulara sokacağım ve onlara emredeceğim de (putlara adak için) hayvanların kulaklarını yaracaklar. Yine onlara emredeceğim de Allah’ın yarattığını değiştirecekler.” Kim Allah’ı bırakıp da şeytanı dost edinirse, şüphesiz o apaçık bir hüsrana düşmüştür.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ve onları mutlaka saptıracağım
- وَلَأُضِلَّنَّهُمْ
- ض ل ل
- ve mutlaka onları boş kuruntulara sokacağım
- وَلَأُمَنِّيَنَّهُمْ
- م ن ي
- ve onlara emredeceğim
- وَلَامُرَنَّهُمْ
- ا م ر
- yaracaklar
- فَلَيُبَتِّكُنَّ
- ب ت ك
- kulaklarını
- اذَانَ
- ا ذ ن
- hayvanların
- الْأَنْعَامِ
- ن ع م
- ve onlara emredeceğim
- وَلَامُرَنَّهُمْ
- ا م ر
- değiştirecekler
- فَلَيُغَيِّرُنَّ
- غ ي ر
- yaratışını
- خَلْقَ
- خ ل ق
- Allah’ın
- اللَّهِ
- ve kim
- وَمَنْ
- tutarsa
- يَتَّخِذِ
- ا خ ذ
- şeytanı
- الشَّيْطَانَ
- ش ط ن
- dost
- وَلِيًّا
- و ل ي
- مِنْ
- yerine
- دُونِ
- د و ن
- Allah’ın
- اللَّهِ
- muhakkak ki
- فَقَدْ
- ziyana uğramıştır
- خَسِرَ
- خ س ر
- bir ziyanla
- خُسْرَانًا
- خ س ر
- açık
- مُبِينًا
- ب ي ن
- Diyanet İşleri Başkanlığı: “Onları mutlaka saptıracağım, mutlaka onları kuruntulara sokacağım ve onlara emredeceğim de (putlara adak için) hayvanların kulaklarını yaracaklar. Yine onlara emredeceğim de Allah’ın yarattığını değiştirecekler.” Kim Allah’ı bırakıp da şeytanı dost edinirse, şüphesiz o apaçık bir hüsrana düşmüştür.
- Diyanet Vakfı: «Onları mutlaka saptıracağım, muhakkak onları boş kuruntulara boğacağım, kesinlikle onlara emredeceğim de hayvanların kulaklarını yaracaklar (putlar için nişanlayacaklar), şüphesiz onlara emredeceğim de Allah´ın yarattığını değiştirecekler» (dedi). Kim Allah´ı bırakır da şeytanı dost edinirse elbette apaçık bir ziyana düşmüştür.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Ve mutlaka onları saptıracağım ve her durumda onları kuruntulara düşürüp, olmayacak kuruntularla aldatacağım. Mutlaka onlara emredeceğim de hayvanların kulaklarını yaracaklar ve yine mutlaka onlara emredeceğim de Allah´ın yarattığını değiştirecekler.» Ve her kim Allah´ı bırakıp şeytanı dost edinirse, şüphesiz açıktan açığa bir zarara düşmüştür!
- Elmalılı Hamdi Yazır: (118-119) Allah o şeytana lanet etti. Ve o da: «Elbette senin kullarından belirli bir pay alacağım, onları mutlaka saptıracağım, onları boş kuruntulara sokacağım, ve onlara emredeceğim de hayvanların kulaklarını yaracaklar, onlara emredeceğim de Allah´ın yaratışını değiştirecekler» dedi. Kim Allah´ı bırakıp da şeytanı dost edinirse, şüphesiz o, apaçık bir ziyana uğramış olur.
- Ali Fikri Yavuz: Onları gerçekten sapıtacağım, kendilerini uzun emellere düşürüp olmayacak kuruntularla aldatacağım ve elbette onlara emredeceğim de dâvarların kulakların (putlara adamak üzre) kesip yaracaklar. Çaresiz onlara emredeceğim de, Allah’ın yarattığını (putlaştırarak, aslından çıkararak) değiştirecekler.” Kim Allah’ı bırakıp da şeytanı bir dost edinirse, gerçekten açık bir ziyana düşmüştür.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Ve lâbüd onları sapıtacağım, ve her halde onları ümniyyelere düşürüb olmayacak kuruntularla aldatacağım, ve lâbüd onlara emr edeceğim de hayvanların kulaklarını dilecekler ve lâbüd onlara emredeceğim de Allahın halkını tağyir edecekler, ve her kim Allahı bırakıb Şeytanı veliyy ittihaz ederse şüphesiz açıktan açığa husrana düşmüştür
- Fizilal-il Kuran: Onları yoldan çıkaracağım, asılsız kuruntulara daldıracağım, kendilerine davarların kulaklarını yarmalarını emredeceğim, Allah´ın yaratıklarını değişikliğe uğratmalarını emredeceğim» demiştir. Kim Allah´ı bırakıp şeytanı dost edinirse apaçık bir hüsrana uğramış olur.
- Hasan Basri Çantay: (118-119) Allah onu rahmetinden koğdu. O da (şöyle) dedi: «Celâlin hakkı için, kullarından muayyen bir nasıyb edineceğim, onları behemehal sapdıracağım, onları mutlakaa olmayacak kuruntulara boğacağım, onlara kat´iyyen emredeceğim de davarların kulaklarını yaracaklar, onlara muhakkak emredeceğim de Allahm yaratdığını değiştirecekler». Kim Allahı bırakarak şeytanı bir yâr edinirse şübhesiz açıkdan açığa büyük bir ziyana düşmüşdür o.
- İbni Kesir: Onları mutlaka saptıracağım, olmayacak kuruntulara boğacağım. Onlara emredeceğim; davarların kulaklarını yaracaklar, emredeceğim; Allah´ın yaratışını değiştirecekler. Allah´ı bırakıp şeytanı dost edinen kimse; şüphesiz açıktan açığa kayba uğramıştır.
- Ömer Nasuhi Bilmen: «Ve elbette onları saptıracağım ve elbette onları kuruntuya düşüreceğim ve muhakkak onlara emredeceğim de hayvanların kulaklarını yaracaklar ve herhalde onlara emredeceğim de Allah Teâlâ´nın yarattığını tağyir edeceklerdir.» Ve her kim Allah Teâlâ´dan başka şeytanı velî ittihaz ederse şüphe yok ki, pek açık bir ziyan ile ziyana düşmüş olur.
- Tefhim-ul Kuran: Onları -ne olursa olsun- şaşırtıp saptıracağım, en olmadık kuruntulara düşüreceğim ve onlara kesin olarak davarların kulaklarını kesmelerini emredeceğim ve Allah´ın yarattıklarını değiştirmelerini emredeceğim.» Kim Allah´ı bırakıp da şeytanı dost (veli) edinirse, kuşkusuz o, apaçık bir hüsrana uğramıştır.
Resim yüklenemedi.