Your browser doesn’t support HTML5 audio
أَلَمْ تَرَ أَنَّ ٱللَّهَ يُسَبِّحُ لَهُۥ مَن فِى ٱلسَّمَٰوَٰتِ وَٱلْأَرْضِ وَٱلطَّيْرُ صَٰٓفَّٰتٍ ۖ كُلٌّ قَدْ عَلِمَ صَلَاتَهُۥ وَتَسْبِيحَهُۥ ۗ وَٱللَّهُ عَلِيمٌۢ بِمَا يَفْعَلُونَ
E lem tera ennallâhe yusebbihu lehu men fîs semâvâti vel ardı vet tayru sâffât(sâffâtin), kullun kad alime salâtehu ve tesbîhah(tesbîhahu), vallâhu alîmun bimâ yef’alûn(yef’alûne).
Göklerde ve yeryüzünde bulunan kimselerle, sıra sıra (kanat çırparak uçan) kuşların Allah’ı tespih ettiğini görmez misin? Her biri duasını ve tesbihini kesin olarak bilmektedir. Allah, onların yapmakta olduğu şeyleri hakkıyla bilendir.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- أَلَمْ
- görmedin mi?
- تَرَ
- ر ا ي
- şüphesiz
- أَنَّ
- Allah’ı
- اللَّهَ
- tesbih ederler
- يُسَبِّحُ
- س ب ح
- onu
- لَهُ
- kimseler
- مَنْ
- olan
- فِي
- göklerde
- السَّمَاوَاتِ
- س م و
- ve yerde olan
- وَالْأَرْضِ
- ا ر ض
- ve kuşlar
- وَالطَّيْرُ
- ط ي ر
- saflar halinde uçan
- صَافَّاتٍ
- ص ف ف
- her biri
- كُلٌّ
- ك ل ل
- andolsun
- قَدْ
- bilir
- عَلِمَ
- ع ل م
- kendi du’asını
- صَلَاتَهُ
- ص ل و
- ve tesbihini
- وَتَسْبِيحَهُ
- س ب ح
- ve Allah
- وَاللَّهُ
- bilmektedir
- عَلِيمٌ
- ع ل م
- şeyleri
- بِمَا
- onların yaptıkları
- يَفْعَلُونَ
- ف ع ل
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Göklerde ve yeryüzünde bulunan kimselerle, sıra sıra (kanat çırparak uçan) kuşların Allah’ı tespih ettiğini görmez misin? Her biri duasını ve tesbihini kesin olarak bilmektedir. Allah, onların yapmakta olduğu şeyleri hakkıyla bilendir.
- Diyanet Vakfı: Göklerde ve yerde bulunanlarla dizi dizi kuşların Allah´ı tesbih ettiklerini görmez misin? Her biri kendi duasını ve tesbihini (öğrenmiş) bilmiştir. Allah, onların yapmakta olduklarını hakkıyle bilir.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Baksana gerçekten Allah, o göklerdeki ve yerdeki kimseler, diziler halinde kanat çırpıp süzülen kuşlar hep O´nun için tesbih ediyorlar. Hepsi gerçekten duasını ve tesbihini bilmiştir. Allah da onların bütün yaptıklarını biliyor.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Görmez misin ki, göklerde ve yerde bulunanlarla dizi dizi kanat çırpıp uçan kuşların Allah´ı tesbih ettiklerini? Her biri kendi tesbihini ve duâsını bilmiştir. Allah, onların yapmakta olduklarını hakkıyla bilir.
- Ali Fikri Yavuz: (Ey Rasûlüm), görmedin mi ki, gökte olanlar, yerdekiler, havada kanatlarını çırparak uçan kuşlar, gerçekte hep Allah’ı tesbih ediyorlar. Bunların her biri duasını da, tesbihini de bilmiştir (Allah’ın kendilerine has kıldığı vazifeyi şaşırmazlar.) Allah da bütün yaptıklarını bilir.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Baksan â hakikat Allah, o Semavât-ü Arzdaki kimseler ve o kanad çırpıb süzülen dizilen kuşlar hep onun için tesbih ediyor, her biri cidden salâtını ve tesbihini bilmiş, Allah da, ne yapıyorlarsa hep biliyor
- Fizilal-il Kuran: Göklerdeki ve yerdeki tüm varlıkların ve havada süzülen kuşların Allah´ı noksanlıklardan tenzih ettiklerini görmüyor musun? Bu varlıkların tümü, Allah´a nasıl dua edeceğini, O´nu nasıl noksanlıklardan tenzih edeceğini bilir. Allah da onların ne yaptıklarını bilir.
- Hasan Basri Çantay: Gör (müş gibi bil) medin mi, göklerde ve yerdekiler ve havada kanatlarını çarpa çarpa uçan kuşlar hakıykatde hep Allâhı tesbihy (ve tenzîh) ediyor (lar. Hem) her biri düaasını da, tesbiyhini de muhakkak bilmişdir. Allah, ne yaparlarsa hakkıyle bilendir.
- İbni Kesir: Görmedin mi ki; göklerde ve yerde bulunanlar, saf saf uçan kuşlar Allah´ ı tesbih etmektedir. Her biri kendi duasını ve tesbihini bilir. Allah; onların yaptıklarını bilendir.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Görmedin mi ki, şüphe yok göklerde olan da ve yerde olan da ve kanatlarını açıp uçan kuşlar da o Allah Teâlâ için tesbihte bulunur. Herbiri gerçekte namazını ve tesbihini bilmiştir. Ve Allah Teâlâ da ne yapar olduklarını hakkıyla bilendir.
- Tefhim-ul Kuran: Görmedin mi ki, göklerde ve yerde olanlar ve dizi dizi uçmakta olan kuşlar, gerçekten Allah´ı tesbih etmektedir. Her biri, kendi duasını ve tesbihini hiç şüphesiz bilmiştir. Allah, onların işlemekte olduklarını bilendir.