Your browser doesn’t support HTML5 audio
فَإِذَا ٱنشَقَّتِ ٱلسَّمَآءُ فَكَانَتْ وَرْدَةً كَٱلدِّهَانِ
Fe îzen şakkatis semâu fe kânet verdeten keddihân(keddihâni).
Gök yarılıp da, yanıp kızaran yağ gibi kırmızı gül hâline geldiği zaman (hâliniz ne olur?)
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- zaman
- فَإِذَا
- yarıldığı
- انْشَقَّتِ
- ش ق ق
- gök
- السَّمَاءُ
- س م و
- ve olduğunda
- فَكَانَتْ
- ك و ن
- kıpkırmızı bir gül
- وَرْدَةً
- و ر د
- erimiş yağ gibi
- كَالدِّهَانِ
- د ه ن
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Gök yarılıp da, yanıp kızaran yağ gibi kırmızı gül hâline geldiği zaman (hâliniz ne olur?)
- Diyanet Vakfı: Gök yarılıp da kızarmış yağ renginde gül gibi olduğu zaman,
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Gök yarılıp, yağ gibi eriyen, kızaran ve yanan bir gül (gibi) olduğu zaman;
- Elmalılı Hamdi Yazır: Gök yarılıp da, erimiş yağ gibi kıpkırmızı bir gül olduğu zaman...
- Ali Fikri Yavuz: Artık gök yarılıb da, yağ gibi eriyip kızaran bir gül rengine büründüğü zaman,
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Gök bir yarılıp oluverdi mi bir gül, yağ gibi eriyen, kızaran yanan
- Fizilal-il Kuran: Gök parçalanıp da kırmızı gül renginde bir yağ eriyiğine dönüştüğü zaman;
- Hasan Basri Çantay: Artık gök yarılıb da kırmızı sahtiyan gibi bir gül olduğu zaman,
- İbni Kesir: Gök, yarılıp da kırmızı sahtiyan gibi bir gül olduğu zaman,
- Ömer Nasuhi Bilmen: İşte o zaman ki, gök parçalanır da hemen kızıl deri gibi bir gül olmuş olur.
- Tefhim-ul Kuran: Sonra gök yarılıp yağ gibi erimiş olarak kıpkırmızı bir gül olduğu zaman;