Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَمَآ أَكْثَرُ ٱلنَّاسِ وَلَوْ حَرَصْتَ بِمُؤْمِنِينَ
Ve mâ ekserun nâsi ve lev haraste bi mu’minîn(mu’minîne).
Sen ne kadar şiddetle arzu etsen de insanların çoğu inanacak değillerdir.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ve değildir
- وَمَا
- çoğu
- أَكْثَرُ
- ك ث ر
- insanların
- النَّاسِ
- ن و س
- ama
- وَلَوْ
- ne kadar istesen de
- حَرَصْتَ
- ح ر ص
- inanacak
- بِمُؤْمِنِينَ
- ا م ن
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Sen ne kadar şiddetle arzu etsen de insanların çoğu inanacak değillerdir.
- Diyanet Vakfı: Sen ne kadar üstüne düşsen de insanların çoğu iman edecek değillerdir.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Ve insanların çoğu sen ne kadar çok arzu etsen de mümin değillerdir!
- Elmalılı Hamdi Yazır: Sen ne kadar şiddetle arzulasan da, insanların çoğu iman edecek değildir.
- Ali Fikri Yavuz: Sen ne kadar şiddetli arzulasan da yine insanların çoğu iman edici değillerdir.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Ve insanların ekserisi sen ne kadar hırslansan mü´min değildirler
- Fizilal-il Kuran: Sen insanların iman etmesini ne kadar ısrarla istersen iste, onların çoğu iman etmeyecektir.
- Hasan Basri Çantay: Sen ne kadar hırs göstersen yine insanların çoğu îman ediciler değildir.
- İbni Kesir: Sen, ne kadar hırs göstersen de; yine insanların çoğu, inanmazlar.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Ve insanların ekserisi, sen fazlaca arzu etsen de imân edici kimseler değildirler.
- Tefhim-ul Kuran: Sen şiddetle arzu etsen bile, insanların çoğu iman edecek değildir.
Resim yüklenemedi.