Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَقَالَ لِلَّذِى ظَنَّ أَنَّهُۥ نَاجٍ مِّنْهُمَا ٱذْكُرْنِى عِندَ رَبِّكَ فَأَنسَىٰهُ ٱلشَّيْطَٰنُ ذِكْرَ رَبِّهِۦ فَلَبِثَ فِى ٱلسِّجْنِ بِضْعَ سِنِينَ
Ve kâle lillezî zanne ennehu nâcin minhumazkurnî inde rabbike fe ensâhuş şeytânu zikre rabbihî fe lebise fîs sicni bid’a sinîn(sinîne).
Yûsuf, onlardan kurtulacağını düşündüğü kişiye, “Efendinin yanında beni an”, dedi. Fakat şeytan onu efendisine hatırlatmayı unutturdu da bu yüzden o, birkaç yıl daha zindanda kaldı.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ve dedi ki
- وَقَالَ
- ق و ل
- kişiye
- لِلَّذِي
- sandığı
- ظَنَّ
- ظ ن ن
- onun
- أَنَّهُ
- kurtulacağını
- نَاجٍ
- ن ج و
- o iki kişiden
- مِنْهُمَا
- beni an
- اذْكُرْنِي
- ذ ك ر
- yanında
- عِنْدَ
- ع ن د
- efendin(kralın)ın
- رَبِّكَ
- ر ب ب
- fakat ona unutturdu
- فَأَنْسَاهُ
- ن س ي
- şeytan
- الشَّيْطَانُ
- ش ط ن
- söylemeyi
- ذِكْرَ
- ذ ك ر
- efendisine
- رَبِّهِ
- ر ب ب
- (böylece) kaldı
- فَلَبِثَ
- ل ب ث
- فِي
- zindanda
- السِّجْنِ
- س ج ن
- birkaç
- بِضْعَ
- ب ض ع
- yıl
- سِنِينَ
- س ن و
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Yûsuf, onlardan kurtulacağını düşündüğü kişiye, “Efendinin yanında beni an”, dedi. Fakat şeytan onu efendisine hatırlatmayı unutturdu da bu yüzden o, birkaç yıl daha zindanda kaldı.
- Diyanet Vakfı: Onlardan, kurtulacağını bildiği kimseye dedi ki: Beni efendinin yanında an, (umulur ki beni çıkarır). Fakat şeytan ona, efendisine anmayı unutturdu. Dolayısıyla (Yusuf), birkaç sene daha zindanda kaldı.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Birde bu ikisinden kurtulacağını sandığı kişiye: «Efendinin yanında beni an!» dedi. Ona da şeytan, efendisinin yanında anmayı unutturdu da yıllarca zindanda kaldı.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Yusuf, hapisten kurtulacağına inandığı o ikiden birine dedi ki: «Beni efendinin yanında an». (Benden söz et ki, beni kurtarsın). Fakat Şeytan, ona, efendisinin yanında anmayı unutturdu. Bu yüzden Yusuf, daha yıllarca zindanda kaldı.
- Ali Fikri Yavuz: Bir de Yûsuf, idamdan kurtulacağını bildiği bu ikisinden birine, (şerbetçiye-sakıya) şöyle dedi: “- (hapisten çıktıktan sonra zulme uğradığımı ve masum bulunduğumu) efendinin yanında beni anarak söyle.” Fakat Şeytan, efendisine (bunu), anmayı , delikanlıya unutturdu da, Yûsuf bir çok sene (yedi veya on -iki yıl) zindanda kaldı.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Bir de bunlardan, kurtulacağını zannettiğine, efendinin yanında beni an dedi, ona da Şeytan, efendisine anmayı unutturdu da senelerce zindanda kaldı
- Fizilal-il Kuran: Yusuf, kurtulacağını tahmin ettiği arkadaşına «Efendinin yanında benden söz et» dedi. Fakat şeytan, efendisine Yusuf´tan sözetmeyi adama unutturdu; bu yüzden Yusuf, daha birkaç yıl hapiste kaldı.
- Hasan Basri Çantay: Bu ikisinden kurtulacağını bildiği kimseye dedi ki: «Beni efendinin yanında an». Fakat şeytan, efendisine anmayı ona unutdurdu da (bu yüzden Yuusuf) daha nice yıllar zindanda kaldı.
- İbni Kesir: O ikisinden kurtulacağını sandığı kimseye dedi ki: Efendinin yanında beni an. Fakat şeytan onu efendisine anmayı unutturdu. Bu yüzden daha nice yıl zindanda kaldı.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Ve o ikisinden necâta ereceğini sanmış olduğuna dedi ki: «Beni efendinin yanında yâd et.» Fakat efendisine yâd etmeyi ona şeytan unutturdu ve artık zindanda senelerce kalıverdi.
- Tefhim-ul Kuran: İkisinden kurtulacağını, sandığı kişiye dedi ki: «Efendinin katında beni hatırla.» Fakat şeytan, efendisine hatırlatmayı ona unutturdu, böylece daha nice yıllar (Yusuf) zindanda kaldı.
Resim yüklenemedi.