Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَفِى ٱلسَّمَآءِ رِزْقُكُمْ وَمَا تُوعَدُونَ
Ve fîs semâi rızkukum ve mâ tûadûn(tûadûne).
Gökte rızkınız ve size vaad olunan şeyler vardır.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ve vardır
- وَفِي
- gökte
- السَّمَاءِ
- س م و
- rızkınız
- رِزْقُكُمْ
- ر ز ق
- ve şey
- وَمَا
- uyarıldığınız
- تُوعَدُونَ
- و ع د
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Gökte rızkınız ve size vaad olunan şeyler vardır.
- Diyanet Vakfı: Semada da rızkınız ve size vâdedilen başka şeyler vardır.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Gökte de rızkınız ve o va´dolunduğunuz (var).
- Elmalılı Hamdi Yazır: Sizin rızkınız da size vaad edilen sevap ve ceza da göktedir.
- Ali Fikri Yavuz: Semada ise, (yağmur) rızkınız ve va’d olunduğunuz cennet vardır.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Semada da rızkınız ve o va´dolunduğunuz
- Fizilal-il Kuran: Rızkınız da, size va´dedilen azab da göktedir.
- Hasan Basri Çantay: Rızkınız ve size va´d olunagelen şeyleri gök (ler) dedir.
- İbni Kesir: Rızkınız da, size vaadolunan şeyler de semadadır.
- Ömer Nasuhi Bilmen: (22-23) Ve gökte de rızkınız ve vaadolunur olduğunuz şey (vardır). İşte o göğün ve yerin Rabbine kasem olsun ki o (size vaadedilen) herhalde sabittir, sizin söz söyler olmanız gibi (bir hakikattır).
- Tefhim-ul Kuran: Gökte rızkınız vardır ve size va´dolunmakta olan da.
Resim yüklenemedi.