Your browser doesn’t support HTML5 audio
أَوْ تَقُولَ حِينَ تَرَى ٱلْعَذَابَ لَوْ أَنَّ لِى كَرَّةً فَأَكُونَ مِنَ ٱلْمُحْسِنِينَ
Ev tekûle hîne terel azâbe lev enne lî kerreten fe ekûne minel muhsinîn(muhsinîne).
Yahut azabı gördüğünde, “Keşke benim için dünyaya bir dönüş daha olsa da iyilik yapanlardan olsam” demesin.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- yahut
- أَوْ
- demesinden
- تَقُولَ
- ق و ل
- zaman
- حِينَ
- ح ي ن
- gördüğü
- تَرَى
- ر ا ي
- azabı
- الْعَذَابَ
- ع ذ ب
- keşke
- لَوْ
- gerçekten
- أَنَّ
- benim için olsaydı
- لِي
- bir kez daha (dönüş)
- كَرَّةً
- ك ر ر
- böylece olsaydım
- فَأَكُونَ
- ك و ن
- -den
- مِنَ
- güzel hareket edenler-
- الْمُحْسِنِينَ
- ح س ن
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Yahut azabı gördüğünde, “Keşke benim için dünyaya bir dönüş daha olsa da iyilik yapanlardan olsam” demesin.
- Diyanet Vakfı: (57-58) Veya: Allah bana hidayet verseydi, elbette sakınanlardan olurdum, diyeceği, yahut azabı gördüğünde: Keşke benim için bir kez (dönmeye) imkân bulunsa da iyilerden olsam! diyeceği günden sakının.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): ya da azabı gördüğü zaman: «Bana bir daha geri dönüş (imkanı) olsaydı da güzel davrananlardan olsaydım!» diyeceği gün (gelmeden uyun!)
- Elmalılı Hamdi Yazır: Veya azabı gördüğü zaman şöyle diyecektir: «Bana bir geri dönüş olsaydı da ben de o iyilik yapanlardan olsaydım.»
- Ali Fikri Yavuz: Ve yahud azabı gördüğü zaman: “- Bana, (dünyaya) bir geri dönmek olsaydı da güzel amel işliyenlerden olaydım.” demesi vardır.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Ve yâhud azâbı gördüğü zaman diyeceği: bana bir geri dönmek olsa idi de muhsinlerden olsa idim!
- Fizilal-il Kuran: Yahut azabı gördüğü zaman; «Keşke benim için bir kez daha dünyaya dönüş olsa da iyilerden olsam» diyeceği günden sakının.
- Hasan Basri Çantay: yahud azâbı görürken «Benim için (dünyâye) bir dönüş daha olsaydı da iyi hareket edenlerden (mü´minlerden) bulunsaydım» diyeceği (gündür).
- İbni Kesir: Yahut azabı gördüğü vakit: Keşki benim için bir dönüş daha olsaydı da ihsan edenlerden olsaydım, diyeceği gün.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Veyahut azabı gördüğü zaman, «Keşke benim için bir kerre daha (dünyaya) dönmek olsa idi ve iyi işler işleyenlerden olsa idim,» demesinden evvel uyanmalıdır.
- Tefhim-ul Kuran: Ya da azab gördüğü zaman: «Benim için bir kere daha (dünyaya dönme fırsatı) olsaydı da, ihsan edenlerden olsaydım» (diyeceği günden sakının).
Resim yüklenemedi.