Senai DEMİRCİ: Fatma Şu namazı bi anlatsana
Fatma TATLI: Şimdi namaza diyorlar ki; Büyük insanlar, âlimler falan biz namaza durduğumuzda titrerdik böyle. Eda edebilecek miydik? Sararır solardık. Ama onlar korkudan yapıyormuş ben namaza durunca sevinçten titriyorum. İster istemez.
Allahım ben geldim. Kulun Fatma unutmadım ben geldim. Bak yine hatırladım. Hatırlattın. Ne büyük bir şeref o secdeye durabilmek. O miraca yükselten seccade harika bir şey ya. Çok güzel ben geldim. O titreme anı. Elhamdülillah ben geldim. Oraya geldim. Başka birsürü yere gidebilirdim ama gitmedim. Ben geldim. Hiç Ayrılmadım. Hiç ayrılmak istemiyorum onun için geldim. Orda hep inşallah çok güzel.
Rabbimize en yakın olduğumuz an. Hani Peygamber Efendimiz buyuruyor ya kiminle konuştuğunuzu bilseydiniz. Namazdan hiç ayrılmazdınız. Onu hissedince ohh be rabbim işte. Başka yok ki. Başka kimse tatmin etmiyor sizi. Hiç kimse çok güzel.
Allahu ekber diyoruz. Ne güzel duruyoruz. Öyle Elham, Fatiha böyle oh ayet ayet yükseliyoz. Bu kadar tatlı. Öyle gidiyor elhamdülillah. Onunla konuşmak süper. En sevgilinin durduğu yerde durmak. Biliyorsun sevgili peygamberimiz de oradaydı. En çok orada sevildi. Ümmetini orada andı. Çok güzel.
S.D: Namaz kılasımız geldi
F.T: İnşallah. Tamam kapatsınlar televizyonu namaza dursunlar.
S.D: Namazı özlemek ne güzel bir şey, Hakket sen kıyama duramıyor musun?
F.T: Öyleymiş. Ama yani hani kıyam insanlar böyle ayakta, eğil rüku, secde insanların zoruna gidiyor ama ben şuna şahitlik ediyorum ki. İnsan ne kadar dik durur ne kadar eğilir ne kadar alnını secdeye getirirse namazdaki huşuyu o kadar buluyor. Onların hepsi bir araç namaza huşu için. Ben secdeye gidemediğim halde onu öyle bi hissediyorum ki. Gidenleri düşünüyorum. Nasıl bir duygu? Secde üstüne secde -secde ala secde- yani harika bir şey. Kıyama duramıyorum. Ama öyle durmak çok tatlı ama duranları izliyorum. Elhamdülillah, şükürler olsun çok. İnşallah ya olsun. Ama yani mesela kıyama kalkamıyorum ama senin namazını istemiyorum demedi rabbim bana. Kıyamınla da olsa gel. Mesela böyle cemaat oluşturunca böyle insanlar ayakta ben böyle oturduğum yerde çok tatlı oluyor. Naz yapıyorum. O kadar nazlanıyorum ki anlatamam. Tekbir için elimi kolumu kaldırdığımda elim kolum hepsi bir yana gidiyorlar. Hakim olamıyorum. Allahım bak ne kadar acizim. Rabbim tamamlıyor gerisini üç nokta. Ben ona günahlarımı anlatıyorum. O bana rahmetini anlatıyor. Öyle çok güzel ya elhamdülillah. İyi ki namaz var. Beş vakit daha da çok olsa ne yapardık bilmiyorum. Demekki rabbim beş vakitle tatmin ediyor. Daha fazlası
S.D: İsteyene açık, yani açık büfe. Coşup araya koyabilirsin.
F.T: Ayakta kıyama durabilsem bu kadar sevebilir miydim, bilmiyorum? Yani sizlere ben gıpta ediyorum zaten ayakta, eğil, otur, kalk harika bir şey olmalı. Namaz kılmak zor bir iş olmalı. Her insan beceremez galiba. Az buz bir iş değil yani. Aferini hak ettiğin yer yani.
S.D: Aferini hakkettiğin yer değil mi? İşte Fatma kulun namazda tam istediğin yerde. Ha! Şimdi en sevdiğime benzedin. Muhammede benzedin (Aleyhissalatu vesselam) Şimdi beni en çok sevene benzedin. Muhammed Aleyhissalatu vesselam gibi oldun. Maşallah.
Benim en çok sevdiğim, beni de en çok sevenin seni en çok sevdiği yerdesin. Maaşallah aferin, Aferin, Aferin.
F.T: İnşallah herkes duysun bu aferini. Duyunca artık ayrılmazlar oradan.