Your browser doesn’t support HTML5 audio
إِنَّمَا تَعْبُدُونَ مِن دُونِ ٱللَّهِ أَوْثَٰنًا وَتَخْلُقُونَ إِفْكًا ۚ إِنَّ ٱلَّذِينَ تَعْبُدُونَ مِن دُونِ ٱللَّهِ لَا يَمْلِكُونَ لَكُمْ رِزْقًا فَٱبْتَغُوا۟ عِندَ ٱللَّهِ ٱلرِّزْقَ وَٱعْبُدُوهُ وَٱشْكُرُوا۟ لَهُۥٓ ۖ إِلَيْهِ تُرْجَعُونَ
İnnemâ ta’budûne min dûnillâhi evsânen ve tahlukûne ifkâ(ifken), innellezîne ta’budûne min dûnillâhi lâ yemlikûne lekum rızkân, febtegû indallâhir rızka va’budûhu veşkurû leh(lehu), ileyhi turceûn(turceûne).
“Siz, Allah’ı bırakarak ancak putlara tapıyorsunuz ve yalan uyduruyorsunuz. Allah’ı bırakarak taptıklarınızın size hiçbir rızık vermeye güçleri yetmez. Öyle ise rızkı Allah’ın katında arayın. O’na kulluk edin ve O’na şükredin. Siz yalnız O’na döndürüleceksiniz.”
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ancak
- إِنَّمَا
- siz tapıyorsunuz
- تَعْبُدُونَ
- ع ب د
- مِنْ
- başka
- دُونِ
- د و ن
- Allah’tan
- اللَّهِ
- bir takım putlara
- أَوْثَانًا
- و ث ن
- ve uyduruyorsunuz
- وَتَخْلُقُونَ
- خ ل ق
- yalan şeyler
- إِفْكًا
- ا ف ك
- şüphesiz
- إِنَّ
- الَّذِينَ
- sizin taptıklarınız
- تَعْبُدُونَ
- ع ب د
- مِنْ
- başka
- دُونِ
- د و ن
- Allah’tan
- اللَّهِ
- لَا
- güçleri yetmez
- يَمْلِكُونَ
- م ل ك
- size
- لَكُمْ
- rızık vermeye
- رِزْقًا
- ر ز ق
- siz arayın
- فَابْتَغُوا
- ب غ ي
- yanında
- عِنْدَ
- ع ن د
- Allah’ın
- اللَّهِ
- rızkı
- الرِّزْقَ
- ر ز ق
- ve O’na tapın
- وَاعْبُدُوهُ
- ع ب د
- ve şükredin
- وَاشْكُرُوا
- ش ك ر
- O’na
- لَهُ
- O’na
- إِلَيْهِ
- döndürüleceksiniz
- تُرْجَعُونَ
- ر ج ع
- Diyanet İşleri Başkanlığı: “Siz, Allah’ı bırakarak ancak putlara tapıyorsunuz ve yalan uyduruyorsunuz. Allah’ı bırakarak taptıklarınızın size hiçbir rızık vermeye güçleri yetmez. Öyle ise rızkı Allah’ın katında arayın. O’na kulluk edin ve O’na şükredin. Siz yalnız O’na döndürüleceksiniz.”
- Diyanet Vakfı: Siz Allah´ı bırakıp birtakım putlara tapıyor, asılsız sözler uyduruyorsunuz. Bilmelisiniz ki, Allah´ı bırakıp da taptıklarınız, size rızık veremezler. O halde rızkı Allah katında arayın. O´na kulluk edin ve O´na şükredin. Ancak O´na döndürüleceksiniz.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Siz Allah´ı bırakıp da sadece bir takım putlara tapıyorsunuz ve yalan uyduruyorsunuz. Haberiniz olsun ki, o sizin Allah´tan başka taptıklarınız size bir rızık verme gücüne sahip olamazlar; onun için rızkı Allah katında arayın ve O´na kulluk edip O´na şükredin! Hep döndürülüp O´na götürüleceksiniz!»
- Elmalılı Hamdi Yazır: «Siz Allah´ı bırakıp sadece birtakım putlara tapıyor, asılsız sözler uyduruyorsunuz. Bilmelisiniz ki, Allah´ı bırakıp da taptıklarınız, size rızık veremezler. O halde rızkı Allah katında arayın. O´na kulluk edin. Ancak O´na döndürüleceksiniz.»
- Ali Fikri Yavuz: Siz, Allah’ı bırakıb da ancak bir takım putlara tapıyorsunuz ve yalan uyduruyorsunuz. Gerçekten Allah’ı bırakıb da taptıklarınızın, size rızık vermeye güçleri olamaz. O halde bütün rızıkları Allah katında arayın; ve O’na ibadet edin, O’na şükredin (kıyamette) hep O’na döndürüleceksiniz.”
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Siz, Allahı bırakıp da sâde bir takım evsâna tapıyorsunuz ve yalan uyduruyorsunuz haberiniz olsun ki o sizin Allahdan beride ma´bud diye taptıklarınız sizin için bir rızka malik olamazlar, onun için rızkı Allah yanında arayın ve ona kulluk edip ona şükreyleyin, hep döndürülüb ona götürüleceksiniz
- Fizilal-il Kuran: Sizler Allah´ı bir yana bırakarak birtakım putlara tapıyor, düzmece iddialar ortaya atıyorsunuz. Allah´ı bir yana bırakarak taptığınız putlar size rızık veremezler. Rızkınızı Allah katında arayınız, O´na kulluk ediniz, O´na şükrediniz, O´nun huzuruna döndürüleceksiniz.
- Hasan Basri Çantay: «Siz ancak Allâhı bırakıb putlara tapıyor, yalan uydurub düzüyorsunuz. Hakıykat, sizin Allâhı bırakıb tapdıklarınız size bir rızık vermiye muktedir olamazlar. O halde rızkı Allah katında arayın. Ona ibâdet edin. Ona şükredin. Siz ancak Ona döndürü (lüb götürü) leceksiniz».
- İbni Kesir: Siz; sadece Allah´ı bırakıp putlara tapıyor, aslı astarı olmayan sözler uyduruyorsunuz. Doğrusu Allah´tan başka taptıklarınızın size rızık vermeye güçleri yetmez. Öyleyse, rızkı Allah katında arayın, sadece O´na kulluk edin, O´na şükredin. Siz; ancak O´na döndürüleceksiniz.
- Ömer Nasuhi Bilmen: «Siz ancak Allah´ın gayrı olan putlara ibadet ediyorsunuz ve yalan uyduruyorsunuz, Allah´tan başka kendilerine tapındığınız şeyler, şüphe yok ki, sizin için bir rızka malik olamazlar. Artık rızkı Allah´ın indinde arayınız ve ona ibadet ediniz ve ona şükreyleyiniz, siz (ancak) O´na döndürüleceksiniz.»
- Tefhim-ul Kuran: «Siz yalnızca Allah´tan başka birtakım putlara tapmakta ve birtakım yalanlar uydurmaktasınız. Gerçek şu ki, sizin Allah´tan başka tapmakta olduklarınız, size rızık vermeye güç yetiremezler; öyleyse rızkı Allah´ın katında arayın, O´na kulluk edin ve O´na şükredin. Siz O´na döndürüleceksiniz.»
Resim yüklenemedi.