Your browser doesn’t support HTML5 audio
فَكَذَّبُوهُ فَأَخَذَتْهُمُ ٱلرَّجْفَةُ فَأَصْبَحُوا۟ فِى دَارِهِمْ جَٰثِمِينَ
Fe kezzebûhu fe ehazethumur recfetu fe asbehû fî dârihim câsimîn(câsimîne).
Kavmi, onu yalanladı. Bunun üzerine kendilerini o malum sarsıntı yakaladı da yurtlarında diz üstü çökekaldılar.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- onu yalanladılar
- فَكَذَّبُوهُ
- ك ذ ب
- bu yüzden onları yakaladı
- فَأَخَذَتْهُمُ
- ا خ ذ
- deprem
- الرَّجْفَةُ
- ر ج ف
- ve kaldılar
- فَأَصْبَحُوا
- ص ب ح
- فِي
- yurtlarında
- دَارِهِمْ
- د و ر
- diz üstü çöküp
- جَاثِمِينَ
- ج ث م
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Kavmi, onu yalanladı. Bunun üzerine kendilerini o malum sarsıntı yakaladı da yurtlarında diz üstü çökekaldılar.
- Diyanet Vakfı: Fakat onu yalancılıkla itham ettiler. Derken, kendilerini bir sarsıntı yakalayıverdi ve yurtlarında diz üstü çöke kaldılar.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Buna karşı onu yalanladılar. Derken, onları o sarsıntı tutuverdi de yurtlarında dizleri üstü çöke kaldılar.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Fakat onu yalancılıkla itham ettiler. Derken, kendilerini bir sarsıntı yakalayıverdi ve yurtlarında diz üstü çökekaldılar.
- Ali Fikri Yavuz: Buna karşı, onu tekzib ettiler. Derken onları şiddetli sarsıntı yakalayıverdi de yurdlarında dizleri üstü çökekaldılar (öldüler).
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Buna karşı onu tekzib ettiler, derken onları o recfe tutuverdi de yurdlarında dizleri üstü çöke kaldılar
- Fizilal-il Kuran: Fakat Medyenliler Şuayb´ı yalanladılar. Bunun üzerine ani bir yer sarsıntısına tutuldular da oldukları yerde yığılıp kalıverdiler.
- Hasan Basri Çantay: Fakat onu tekzîb etdiler. Derken kendilerini şiddetli bir sarsıntı yakalayıverdi de yurdlarından hepsi (ölü olarak) diz üstü çöke kaldılar.
- İbni Kesir: Ama onu yalanladılar. Bunun üzerine kendilerini şiddetli bir sarsıntı yakalayıverdi de oldukları yerde diz üstü çökekaldılar.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Halbuki, O´nu tekzîp ettiler, artık onları şiddetli bir sarsıntı yakaladı da yurtlarında dizleri üzerine çöküvermiş kimseler olarak sabahladılar.
- Tefhim-ul Kuran: Ancak onu yalanladılar, bunun üzerine onları amansız bir sarsıntı yakalayıverdi, böylelikle kendi yurtlarında diz üstü çökmüş olarak sabahladılar.
Resim yüklenemedi.