Your browser doesn’t support HTML5 audio
فَلَمَّا رَءَا ٱلشَّمْسَ بَازِغَةً قَالَ هَٰذَا رَبِّى هَٰذَآ أَكْبَرُ ۖ فَلَمَّآ أَفَلَتْ قَالَ يَٰقَوْمِ إِنِّى بَرِىٓءٌ مِّمَّا تُشْرِكُونَ
Fe lemmâ reeş şemse bâzigaten kâle hâzâ rabbî,hâzâ ekber(ekberu), fe lemmâ efelet kâle yâ kavmî innî berîun mimmâ tuşrikûn(tuşrikûne).
Güneşi doğarken görünce de, “İşte benim Rabbim! Bu daha büyük” dedi. O da batınca (kavmine dönüp), “Ey kavmim! Ben sizin Allah’a ortak koştuğunuz şeylerden uzağım” dedi.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ne zaman ki
- فَلَمَّا
- görünce
- رَأَى
- ر ا ي
- güneşi
- الشَّمْسَ
- ش م س
- doğarken
- بَازِغَةً
- ب ز غ
- dedi
- قَالَ
- ق و ل
- budur
- هَٰذَا
- Rabbim
- رَبِّي
- ر ب ب
- bu
- هَٰذَا
- daha büyük
- أَكْبَرُ
- ك ب ر
- ne zaman ki
- فَلَمَّا
- (O da) batınca
- أَفَلَتْ
- ا ف ل
- dedi ki
- قَالَ
- ق و ل
- kavmim
- يَا قَوْمِ
- ق و م
- elbette ben
- إِنِّي
- uzağım
- بَرِيءٌ
- ب ر ا
- şeylerden
- مِمَّا
- sizin ortak koştuğunuz
- تُشْرِكُونَ
- ش ر ك
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Güneşi doğarken görünce de, “İşte benim Rabbim! Bu daha büyük” dedi. O da batınca (kavmine dönüp), “Ey kavmim! Ben sizin Allah’a ortak koştuğunuz şeylerden uzağım” dedi.
- Diyanet Vakfı: Güneşi doğarken görünce de, Rabbim budur, zira bu daha büyük, dedi. O da batınca, dedi ki: Ey kavmim! Ben sizin (Allah´a) ortak koştuğunuz şeylerden uzağım.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Güneşi doğmak üzere görünce: «Bu imiş Rabbim, bu hepsinden büyük!» dedi. O da batınca: «Ey kavmim, haberiniz olsun, ben sizin şirk koştuğunuz şeylerden uzağım!»
- Elmalılı Hamdi Yazır: Güneş´i doğarken görünce: «Rabb´im budur, bu hepsinden büyük» dedi. O da batınca dedi ki: «Ey kavmim! Ben sizin (Allah´a) ortak koştuğunuz şeylerden uzağım».
- Ali Fikri Yavuz: Daha sonra, güneşi doğar halde görünce: “- Rabbim bu mudur?” “Bu, gördüklerimden daha büyük ve parlak!” demiş ve batınca da; “-Ey kavmim, bu gördükleriniz, hep yok olan varlıklardır, ben sizin Allah’a ortak koştuğunuz şeylerden kat’iyyen berîyim.” diye söylemişti.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): vaktâki güneş doğmak üzere iken gördü «bu imiş rabbim, bu hepsinden büyük» dedi, o da batınca «ey kavmim, dedi: haberiniz olsun ben sizin şirk koştuğunuz şeylerden berîim.»
- Fizilal-il Kuran: Daha sonra güneşi doğarken görünce «Rabbim budur, bu daha büyüktür» dedi. Fakat o da batınca «Ey kavmim, ben sizin Allah´a ortak koştuğunuz putlardan uzağım.»
- Hasan Basri Çantay: Sonra güneşi doğar vaz´iyyetde görünce de: «Bu mu imiş benim Rabbim?! Bu, hepsinden de büyük!» demiş, batınca da (şöyle) söylemişdi: «Ey kavmim, (Gördünüz ya, bunların hepsi fânî ve mahlukdur) Ben sizin (Allaha) eş katageldiğiniz nesnelerden kat´iyyen uzağım».
- İbni Kesir: Sonra güneşi doğarken görünce: Bu mu benim Rabbım? Bu daha büyük demiş. Ama batınca: Ey kavmim, ben sizin şirk koştuğunuz şeylerden uzağım, demişti.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Vaktâ ki, güneşi doğmaya başlar gördü. Dedi ki: «Budur Rabbim, bu daha büyük.» Nihâyet o da batınca dedi ki: «Ey kavmim! Ben muhakkak sizin Allah Teâlâ´ya şerik koştuğunuz şeylerden berîyim.»
- Tefhim-ul Kuran: Sonra güneşi (etrafa ışıklar saçarak) doğar görünce: «İşte bu benim rabbim, bu en büyük» demişti. Ama o da kayboluverince, kavmine demişti ki: «Ey kavmim, tartışmasız ben sizin şirk koşmakta olduklarınızdan uzağım.»
Resim yüklenemedi.