Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَإِذَا تُتْلَىٰ عَلَيْهِمْ ءَايَٰتُنَا قَالُوا۟ قَدْ سَمِعْنَا لَوْ نَشَآءُ لَقُلْنَا مِثْلَ هَٰذَآ ۙ إِنْ هَٰذَآ إِلَّآ أَسَٰطِيرُ ٱلْأَوَّلِينَ
Ve iza tutlâ aleyhim âyâtunâ kâlû kad semi´nâ lev neşâu le kulnâ misle hâzâ in hâzâ illâ esâtîrul evvelîn(evvelîne).
Onlara karşı âyetlerimiz okunduğu zaman, “Duyduk, istesek biz de bunun benzerini elbette söyleriz. Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir” dediler.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- zaman
- وَإِذَا
- okunduğu
- تُتْلَىٰ
- ت ل و
- onlara
- عَلَيْهِمْ
- ayetlerimiz
- ايَاتُنَا
- ا ي ي
- dediler
- قَالُوا
- ق و ل
- muhakkak
- قَدْ
- İşittik
- سَمِعْنَا
- س م ع
- şayet
- لَوْ
- istesek
- نَشَاءُ
- ش ي ا
- biz de söyleriz
- لَقُلْنَا
- ق و ل
- gibisini
- مِثْلَ
- م ث ل
- bunun
- هَٰذَا
- إِنْ
- bu
- هَٰذَا
- ancak
- إِلَّا
- masallarındandır
- أَسَاطِيرُ
- س ط ر
- evvelkilerin
- الْأَوَّلِينَ
- ا و ل
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Onlara karşı âyetlerimiz okunduğu zaman, “Duyduk, istesek biz de bunun benzerini elbette söyleriz. Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir” dediler.
- Diyanet Vakfı: Onlara âyetlerimiz okunduğu zaman dediler ki: «(Evet) işittik, istesek biz de bunun benzerini elbette söyleyebiliriz. Bu öncekilerin masallarından başka bir şey değildir.»
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Ve onlara ayetlerimiz okunacağı zaman: «Artık işittik, dilesek bunun gibisini biz de söyleriz; bu eskilerin masallarından başka birşey değil!» diyorlardı.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Onlara âyetlerimiz okunduğu zaman, «işittik, dilersek bunun gibisini biz de söyleriz, bu, eskilerin efsanelerinden başka bir şey değildir» diyorlardı.
- Ali Fikri Yavuz: Onlara âyetlerimiz okunduğu zaman: “- İşittik, istersek biz de bunun benzerini söyleriz! Bu eskilerin masallarından başka bir şey değildir!” diyorlardı.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Ve onlara âyetlerimiz okunacağı zaman artık işittik, dilesek bunun gibisini biz de söyleriz, bu, eskilerin efsânelerinden başka bir şey değil diyorlardı
- Fizilal-il Kuran: Onlara ayetlerimiz okununca «işittik, istesek biz de bunlar gibisini söyleyebiliriz, bunlar eskilerin masallarından başka bir şey değildirler» dediler.
- Hasan Basri Çantay: Onlara âyetlerimiz okunurken şöyle dedilerdi: «İşitdik. Eğer dilersek biz de elbet bunun benzerini söyleriz! Bu, eskilerin masallarından barka (bir şey) değildir!».
- İbni Kesir: Ayetlerimiz onlara okunduğu zaman; işittik, istersek biz de bunun benzerini söyleriz. Bu, eskilerin masallarından başka bir şey değildir, demişlerdi.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Ve onlara âyetlerimiz okunduğu zaman dediler ki: «Artık işittik, eğer dileyecek olsak elbette bunun mislini biz de söyleyebiliriz. Bu evvelkilerin efsanelerinden başka birşey değildir.»
- Tefhim-ul Kuran: Ayetlerimiz onlara okunduğu zaman: «İşittik» dediler. «İstesek, biz de bunun bir benzerini söyleyebiliriz. Bu, eskilerin efsanelerinden başkası değildir.»
Resim yüklenemedi.