Your browser doesn’t support HTML5 audio
وُجُوهٌ يَوْمَئِذٍ نَّاعِمَةٌ
Vucûhun yevmeizin nâımeh(nâımetun).
O gün birtakım yüzler vardır ki, nimet içinde mutludurlar.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- yüzler de var ki
- وُجُوهٌ
- و ج ه
- o gün
- يَوْمَئِذٍ
- ni’met içinde mutludur
- نَاعِمَةٌ
- ن ع م
- Diyanet İşleri Başkanlığı: O gün birtakım yüzler vardır ki, nimet içinde mutludurlar.
- Diyanet Vakfı: (8-11) O gün bir takım yüzler de vardır ki, mutludurlar; (dünyadaki) çabalarından hoşnut olmuşlardır, yüce bir cennettedirler. Orada boş bir söz işitmezler.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Kimi yüzler de mesuttur o gün.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Yüzler de var ki, o gün nimetle mutludur.
- Ali Fikri Yavuz: Bir takım yüzler de o gün mes’uddur.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Bir takım yüzler de o gün mes´uddur
- Fizilal-il Kuran: İnanmış olanların yüzleri, o gün, pırıl pırıldır.
- Hasan Basri Çantay: Yüzler (vardır) o gün güzeldir (ni´metlere mazhardır).
- İbni Kesir: Yüzler de vardır ki; o gün, parıl parıldır.
- Ömer Nasuhi Bilmen: (8-9) Bir kısım yüzler de o günde güzellik sahibidir. Çalışmış olmasından dolayı hoşnuttur.
- Tefhim-ul Kuran: O gün, öyle yüzler de vardır ki, nimette (engin bir mutluluk içinde)dirler.
Resim yüklenemedi.