Your browser doesn’t support HTML5 audio
فَعَقَرُوهَا فَقَالَ تَمَتَّعُوا۟ فِى دَارِكُمْ ثَلَٰثَةَ أَيَّامٍ ۖ ذَٰلِكَ وَعْدٌ غَيْرُ مَكْذُوبٍ
Fe akarûhâ fe kâle temetteû fî dârikum selâsete eyyâm(eyyâmin), zâlike va´dun gayru mekzûb(mekzûbin).
Derken onu kestiler. Salih, dedi ki: “Yurdunuzda üç gün daha yaşayın. (Sonra helâk olacaksınız.) İşte bu, yalanlanamayacak bir tehdittir.”
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- yine de onu kestiler
- فَعَقَرُوهَا
- ع ق ر
- (bunun üzerine) dedi ki
- فَقَالَ
- ق و ل
- yaşayın
- تَمَتَّعُوا
- م ت ع
- فِي
- yurdunuzda
- دَارِكُمْ
- د و ر
- üç
- ثَلَاثَةَ
- ث ل ث
- gün
- أَيَّامٍ
- ي و م
- işte bu
- ذَٰلِكَ
- bir vaaddir
- وَعْدٌ
- و ع د
- غَيْرُ
- غ ي ر
- yalanlanmayacak
- مَكْذُوبٍ
- ك ذ ب
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Derken onu kestiler. Salih, dedi ki: “Yurdunuzda üç gün daha yaşayın. (Sonra helâk olacaksınız.) İşte bu, yalanlanamayacak bir tehdittir.”
- Diyanet Vakfı: Fakat Semûd kavmi o deveyi, ayaklarını keserek öldürdüler. Sâlih dedi ki: «Yurdunuzda üç gün daha yaşayın (sonra helâk olacaksınız)!» Bu söz, yalanlanamayan bir tehdit idi.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Derken onu tepeleyip öldürdüler. Bunun üzerine Salih onlara: «Evinizde üç gün yaşayın; işte bu, yalanlanamayacak bir tehdittir!» dedi.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Derken, o deveyi kestiler. Bunun üzerine Salih dedi ki: «Yurdunuzda üç gün daha yaşayın. İşte bu, yalan çıkmayacak olan kesin bir vaaddir.»
- Ali Fikri Yavuz: Nihayet o devenin ayaklarını keserek onu öldürdüler. Bunun üzerine sâlih şöyle dedi: “- Memleketinizde üç gün daha yaşayadurun. İşte bu, yalan çıkarılamıyan bir vaaddir.”
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Derken onu tepelediler, bunun üzerine dedi ki: Evinizde üç gün yaşayın ve işte bu bir va´d ki yalan çıkarılmamıştır
- Fizilal-il Kuran: Buna rağmen onu kesip devirdiler. O zaman: “Yurdunuzda üç gün daha kalın, bu yalanlanmayacak sözdür.” ...
- Hasan Basri Çantay: Derken, onu, ayaklarını keserek öldürdüler. Bunun üzerine (Saalih) dedi ki: «Memleketinizde üç gün daha yaşayın. İşte bu, yalanı çıkarılamayacak bir tehdîddir».
- İbni Kesir: Buna rağmen onu kesip devirdiler. O zaman: Yurdunuzda üç gün daha kalın. Bu; yalanlanmayacak bir sözdür, dedi.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Sonra onu boğazladılar. Bunun üzerine dedi ki: «Yurdunuzda üç gün daha yaşayınız. İşte bu, yalanlanmamış olan bir vaaddir.»
- Tefhim-ul Kuran: Fakat onu öldürdüler. (Salih) Dedi ki: «Yurdunuzda üç gün daha yararlanın. Bu, yalanlanmayacak bir vaaddir.»
Resim yüklenemedi.