Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَلَوْلَآ أَن ثَبَّتْنَٰكَ لَقَدْ كِدتَّ تَرْكَنُ إِلَيْهِمْ شَيْـًٔا قَلِيلًا
Ve lev lâ en sebbetnâke lekad kidte terkenu ileyhim şey’en kalîlâ(kalîlen).
Eğer biz sana sebat vermiş olmasaydık, az kalsın onlara biraz meyledecektin.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- eğer olmasaydık
- وَلَوْلَا
- أَنْ
- biz seni sağlamlaştırmış
- ثَبَّتْنَاكَ
- ث ب ت
- gerçekten
- لَقَدْ
- neredeyse
- كِدْتَ
- ك و د
- yanaşacaktın
- تَرْكَنُ
- ر ك ن
- onlara
- إِلَيْهِمْ
- شَيْئًا
- ش ي ا
- bir parça
- قَلِيلًا
- ق ل ل
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Eğer biz sana sebat vermiş olmasaydık, az kalsın onlara biraz meyledecektin.
- Diyanet Vakfı: Eğer seni sebatkâr kılmasaydık, gerçekten, nerdeyse onlara birazcık meyledecektin.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Ve eğer Biz sana sebat vermemiş olsaydık, sen onlara nerede ise meylettindi.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Eğer biz sana sebat vermemiş olsaydık, nerdeyse sen onlara birazcık meyledecektin.
- Ali Fikri Yavuz: Eğer biz sana sebat vermemiş olsaydık, sen onlara az bir şey meyledecektin.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Ve eğer biz sana sebat vermemiş olsa idik sen onlara az bir şey meyledeyazdındı
- Fizilal-il Kuran: Eğer sana direnme gücü vermeseydik, azıcık onlara yanaşmak üzereydin.
- Hasan Basri Çantay: Eğer sana sebat vermiş olmasaydık, andolsun ki, sen onlara (belki) biraz meyl edecekdin.
- İbni Kesir: Şayet sana sebat vermemiş olsaydık; andolsun ki, az da olsa onlara meyl edecektin.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Ve eğer Biz seni tesbit etmemiş olsa idik, az kaldı onlara biraz meyil edecek idin.
- Tefhim-ul Kuran: Eğer biz seni sağlamlaştırmasaydık, andolsun, sen onlara az bir şey (de olsa) eğilim gösterecektin.
Resim yüklenemedi.