Your browser doesn’t support HTML5 audio
بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ نٓ ۚ وَٱلْقَلَمِ وَمَا يَسْطُرُونَ
Nûn vel kalemi ve mâ yesturûn(yesturûne).
(1-2) Nûn. (Ey Muhammed) Andolsun kaleme ve satır satır yazdıklarına ki, sen Rabbinin nimeti sayesinde, bir deli değilsin.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- Nun
- ن
- kaleme andolsun
- وَالْقَلَمِ
- ق ل م
- ve
- وَمَا
- yazdıklarına
- يَسْطُرُونَ
- س ط ر
- Diyanet İşleri Başkanlığı: (1-2) Nûn. (Ey Muhammed) Andolsun kaleme ve satır satır yazdıklarına ki, sen Rabbinin nimeti sayesinde, bir deli değilsin.
- Diyanet Vakfı: (1-2) Nûn. Kaleme ve (kalem tutanların) yazdıklarına andolsun ki (Resûlüm), sen -Rabbinin nimeti sayesinde- mecnun değilsin.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Nun, Kaleme ve kalem ehlinin satıra dizdiklerine ve dizecekleri hakkı için,
- Elmalılı Hamdi Yazır: Nûn, Kaleme ve yazdıklarına andolsun.
- Ali Fikri Yavuz: Nûn ve kalem, bir de satıra yazı yazdıkları şeyler hakkı için,
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Nun ve kalem ve ehli kalemin satra dizdikleri ve dizecekleri hakkı için
- Fizilal-il Kuran: Nun. Kaleme ve onunla yazdıranlara and olsun.
- Hasan Basri Çantay: Hokka ile kaleme ve (erbâb-ı kalemin) yazmakda oldukları şeylere andolsun ki,
- İbni Kesir: Nun. Kaleme ve onunla yazılanlara andolsun ki;
- Ömer Nasuhi Bilmen: Nûn ve Kalem´e ve yazdıkları şeylere andolsun ki,
- Tefhim-ul Kuran: Nûn, Kaleme ve satır satır yazdıklarına andolsun.
Resim yüklenemedi.