Your browser doesn’t support HTML5 audio
فَذَرْنِى وَمَن يُكَذِّبُ بِهَٰذَا ٱلْحَدِيثِ ۖ سَنَسْتَدْرِجُهُم مِّنْ حَيْثُ لَا يَعْلَمُونَ
Fe zernî ve men yukezzibu bi hâzel hadîs(hadîsi), se nestedricuhum min haysu lâ ya’lemûn(ya’lemûne).
(Ey Muhammed!) Bu sözü (Kur’an’ı) yalanlayanlarla beni baş başa bırak. Biz onları bilemeyecekleri biçimde adım adım helâka yaklaştıracağız.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- bana bırak
- فَذَرْنِي
- و ذ ر
- kimseyi
- وَمَنْ
- yalanlayan
- يُكَذِّبُ
- ك ذ ب
- bu
- بِهَٰذَا
- sözü
- الْحَدِيثِ
- ح د ث
- onları derece derece yaklaştıracağız
- سَنَسْتَدْرِجُهُمْ
- د ر ج
- مِنْ
- yerden
- حَيْثُ
- ح ي ث
- لَا
- bilmedikleri
- يَعْلَمُونَ
- ع ل م
- Diyanet İşleri Başkanlığı: (Ey Muhammed!) Bu sözü (Kur’an’ı) yalanlayanlarla beni baş başa bırak. Biz onları bilemeyecekleri biçimde adım adım helâka yaklaştıracağız.
- Diyanet Vakfı: (Resûlüm!) Sen bu sözü (Kur´an´ı) yalan sayanı bana bırak (kendini üzme). Biz onları, bilmedikleri bir yönden yavaş yavaş azaba yaklaştırıyoruz.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): O halde Bana bırak bu sözü yalanlayanları! Biz onları bilmeyecekleri yönden derece derece azap uçurumuna yuvarlarız.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Bu sözü yalanlayanı bana bırak. Onları bilmedikleri yönden derece derece azaba yaklaştıracağız.
- Ali Fikri Yavuz: O halde (Ey Rasûlüm), bu Kur’an’ı yalan sayanları bana bırak, (sen kalbini onlarla meşgul etme. Ben onların hakkından gelirim). Biz, onları, bilemiyecekleri yönden derece derece azaba yaklaştırırız; (Onlara sıhhat ve bol nimet veririz de, onu haklarında iyi zannederler. Halbuki o kâfirlere verdiğimiz bu mühletin sonu fecidir).
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): O halde bana bırak bu sözü tekzib edenleri, biz onları istidrac ile çıkarır, bilemiyecekleri cihetten yuvarlarız.
- Fizilal-il Kuran: Bu sözü yalanlayanı bana bırak; onları bilmedikleri yerden derece derece azaba yaklaştıracağız.
- Hasan Basri Çantay: Artık bu sözü yalan sayanları bana bırak. Biz onları, kendilerinin bilmeyecekleri bir cihetden, derece derece azaba yaklaşdırıyoruz.
- İbni Kesir: Bu sözü yalanlayanları Bana bırak. Biz; onları, kendilerinin bilmeyecekleri bir yönden derece derece azaba yaklaştıracağız.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Artık bu kelâmı tekzîp edenleri bana bırak. Onları bilmedikleri bir taraftan derece derece (azaba) yaklaştıracağız.
- Tefhim-ul Kuran: Artık bu sözü yalan sayanı sen bana bırak. Biz onları, bilmeyecekleri bir yönden derece derece (günahla yükletip azaba) yaklaştıracağız.
Resim yüklenemedi.