Your browser doesn’t support HTML5 audio
تَنزِعُ ٱلنَّاسَ كَأَنَّهُمْ أَعْجَازُ نَخْلٍ مُّنقَعِرٍ
Tenziun nâse ke ennehum a’câzu nahlin munkair(munkairin).
İnsanları köklerinden sökülmüş hurma kütükleri gibi kaldırıp atıyordu.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- koparıp deviriyordu
- تَنْزِعُ
- ن ز ع
- insanları
- النَّاسَ
- ن و س
- sanki gibi
- كَأَنَّهُمْ
- kütükleri
- أَعْجَازُ
- ع ج ز
- hurma
- نَخْلٍ
- ن خ ل
- köklerinden sökülmüş
- مُنْقَعِرٍ
- ق ع ر
- Diyanet İşleri Başkanlığı: İnsanları köklerinden sökülmüş hurma kütükleri gibi kaldırıp atıyordu.
- Diyanet Vakfı: O rüzgâr, insanları, sökülmüş hurma kütükleri gibi yere seriyordu.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): İnsanları, kökünden devrilen hurma kütükleri gibi yoluyordu.
- Elmalılı Hamdi Yazır: (O rüzgar) insanları, sökülmüş hurma kütükleri gibi yere seriyordu.
- Ali Fikri Yavuz: Öyle ki, insanları, kökünden sökülmüş hurma kütükleri gibi söküb atıyordu.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): İnsanları kökünden devrilen hurma kütükleri gibi yolar
- Fizilal-il Kuran: Bu kasırga insanları sökülmüş hurma kütükleri gibi havaya kaldırıp savuruyordu.
- Hasan Basri Çantay: (Öyle bir fırtına ki) insanları, sanki onlar köklerinden sökülmüş hurma kütükleri imiş gibi, ta temelinden kopar (ıb helake uğrat) ıyordu.
- İbni Kesir: İnsanları, sökülmüş hurma kütükleri gibi koparıp yere seriyordu.
- Ömer Nasuhi Bilmen: (19-20) Şüphe yok ki, Biz onların üzerine uğursuz, devamlı bir günde bir soğuk rüzgar gönderdik. İnsanları koparıyordu. Onlar, sanki dibinden kopmuş hurma kütükleri imişler.
- Tefhim-ul Kuran: İnsanları söküp atıyordu; sanki onlar, kökünden sökülüp kopmuş hurma kütükleriymiş gibi.
Resim yüklenemedi.