Your browser doesn’t support HTML5 audio
فَجَآءَتْهُ إِحْدَىٰهُمَا تَمْشِى عَلَى ٱسْتِحْيَآءٍ قَالَتْ إِنَّ أَبِى يَدْعُوكَ لِيَجْزِيَكَ أَجْرَ مَا سَقَيْتَ لَنَا ۚ فَلَمَّا جَآءَهُۥ وَقَصَّ عَلَيْهِ ٱلْقَصَصَ قَالَ لَا تَخَفْ ۖ نَجَوْتَ مِنَ ٱلْقَوْمِ ٱلظَّٰلِمِينَ
Fe câethu ıhdâhumâ temşî alestihyâin, kâlet inne ebî yed’ûke li yecziyeke ecra mâ sekayte lenâ, fe lemmâ câehu ve kassa aleyhil kasasa kâle lâ tehaf, necevte minel kavmiz zâlimîn(zâlimîne).
Nihayet kızlardan biri utana utana yürüyerek ona gelip, “Bizim için koyunlarımızı sulamanın ücretini vermek üzere babam seni çağırıyor” dedi. Mûsâ, onun (Şu’ayb’ın) yanına gelip başından geçenleri ona anlatınca Şu’ayb, “Korkma, o zalim kavimden kurtuldun” dedi.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- derken ona geldi
- فَجَاءَتْهُ
- ج ي ا
- o iki kızdan biri
- إِحْدَاهُمَا
- ا ح د
- yürüyerek
- تَمْشِي
- م ش ي
- عَلَى
- utana utana
- اسْتِحْيَاءٍ
- ح ي ي
- dedi
- قَالَتْ
- ق و ل
- muhakkah
- إِنَّ
- babam
- أَبِي
- ا ب و
- seni çağırıyor
- يَدْعُوكَ
- د ع و
- ödemek için
- لِيَجْزِيَكَ
- ج ز ي
- ücretini
- أَجْرَ
- ا ج ر
- مَا
- sulamanın
- سَقَيْتَ
- س ق ي
- bizim için
- لَنَا
- ne zaman ki
- فَلَمَّا
- (Musa) ona gelince
- جَاءَهُ
- ج ي ا
- ve anlatınca
- وَقَصَّ
- ق ص ص
- ona
- عَلَيْهِ
- hikayeyi
- الْقَصَصَ
- ق ص ص
- dedi
- قَالَ
- ق و ل
- لَا
- korkma
- تَخَفْ
- خ و ف
- kurtuldun
- نَجَوْتَ
- ن ج و
- -den
- مِنَ
- o kavim-
- الْقَوْمِ
- ق و م
- zalim
- الظَّالِمِينَ
- ظ ل م
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Nihayet kızlardan biri utana utana yürüyerek ona gelip, “Bizim için koyunlarımızı sulamanın ücretini vermek üzere babam seni çağırıyor” dedi. Mûsâ, onun (Şu’ayb’ın) yanına gelip başından geçenleri ona anlatınca Şu’ayb, “Korkma, o zalim kavimden kurtuldun” dedi.
- Diyanet Vakfı: Derken, o iki kadından biri utana utana yürüyerek ona geldi: Babam, dedi, bizim yerimize (hayvanları) sulamanın karşılığını ödemek için seni çağırıyor. Musa, ona (Hz. Şuayb´a) gelip başından geçeni anlatınca o: Korkma, o zalim kavimden kurtuldun, dedi.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Derken o iki kadından biri utana utana yürüyerek ona gelip: «Babam, bize su çekivermenin ücretini ödemek için seni çağırıyor.» dedi. Bunun üzerine varıp ona başından geçeni anlatınca o: «Korkma, kurtuldun o zalim topluluktan!» dedi.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Derken, o iki kadından biri utana utana yürüyerek ona geldi. «Babam, dedi, bizim yerimize (hayvanları) sulamanın karşılığını ödemek için seni çağırıyor.» Musa, ona (Hz. Şuayb´a) gelip başından geçeni anlatınca o, «korkma, o zalim kavimden kurtuldun» dedi.
- Ali Fikri Yavuz: Derken, o iki kadından biri utançla yürüyerek Mûsa’ya geldi. De di ki: “- Bize su çekiverdiğinin ücretini sana ödemek için, babam seni çağırıyor.” Bunun üzerine Mûsa o ihtiyar adama varınca ve Firavun’dan kaçış hâdisesini ona anlatınca, Mûsa’ya şöyle dedi: “- Korkma, zalimler kavminden kurtuldun.”
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Derken o ikinin birisi bir edeb-ü haya üzere yürüyerek ona geldi, «babam seni da´vet ediyor bize su çekiverdiğin ecrini sana ödemek için» dedi bunun üzerine varıp ona kıssayı anlatınca, korkma, dedi, kurtuldun o kavmden, o zalimlerden
- Fizilal-il Kuran: O sırada iki kızdan biri utana utana Musa´nın yanına geldi; «Babam sulama ücretini ödemek için seni çağırıyor» dedi. Musa kızların babalarının yanına gelerek başından geçen olayları anlatınca O; «Korkma, o zalim kavimden kurtuldun» dedi.
- Hasan Basri Çantay: Derken o iki (kadın) dan biri utana utana yürüyerek ona geldi. «Babam, dedi, biz (im sürümüz) ü sıvardığının ücretini sana ödemek için seni çağırıyor». Bunun üzerine (Muusâ) ona gidib kendisine kıssayı anlatınca o: «Korkma, dedi, o zâlimler gürûhünden kurtuldun».
- İbni Kesir: Derken, o kadınlardan biri, utana utana yürüyüp ona geldi: Babam, dedi, sana sulama ücretini ödemek için seni çağırıyor. Ona gelince, başından geçeni anlattı. O da: Korkma; artık zalimler güruhundan kurtuldun, dedi.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Derken ona, o iki (kadın)dan biri, utanır bir halde yürüyerek geldi, «Muhakkak babam seni çağırıyor, bizim için sulayıvermiş olduğunun ücretini sana ödemek için» deyiverdi. Vaktâ ki (Hazreti Mûsa da) ona geldi ve ona kıssayı hikaye etti. (O zât da) dedi ki: «Korkma, o zalimler olan kavimden necâta ermiş oldun.»
- Tefhim-ul Kuran: Çok geçmeden, o iki (kadın) dan biri, (utana utana) yürüyerek ona geldi. «Babam, bizim için sürüleri sulamana karşılık olarak sana mükafaat vermek üzere seni davet etmektedir.» dedi. Bunun üzerine ona gelip de olup bitenleri anlatınca o: «Korkma» dedi. «Zalimler topluluğundan kurtulmuş oldun.»