Your browser doesn’t support HTML5 audio
قَالَ فَإِنِ ٱتَّبَعْتَنِى فَلَا تَسْـَٔلْنِى عَن شَىْءٍ حَتَّىٰٓ أُحْدِثَ لَكَ مِنْهُ ذِكْرًا
Kâle fe initteba’tenî fe lâ tes’elnî an şey’in hattâ uhdise leke minhu zikrâ(zikren).
O da şöyle dedi: “O hâlde, eğer bana tabi olacaksan, ben sana söylemedikçe hiçbir şey hakkında bana soru sormayacaksın.”
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- dedi
- قَالَ
- ق و ل
- eğer
- فَإِنِ
- bana tabi olursan
- اتَّبَعْتَنِي
- ت ب ع
- فَلَا
- bana soru sorma
- تَسْأَلْنِي
- س ا ل
- عَنْ
- hiçbir şey
- شَيْءٍ
- ش ي ا
- kadar
- حَتَّىٰ
- ben anlatıncaya
- أُحْدِثَ
- ح د ث
- sana
- لَكَ
- onu
- مِنْهُ
- bir hatırlatma
- ذِكْرًا
- ذ ك ر
- Diyanet İşleri Başkanlığı: O da şöyle dedi: “O hâlde, eğer bana tabi olacaksan, ben sana söylemedikçe hiçbir şey hakkında bana soru sormayacaksın.”
- Diyanet Vakfı: (O kul:) Eğer bana tâbi olursan, sana o konuda bilgi verinceye kadar hiçbir şey hakkında bana soru sorma! dedi.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): O: «O halde eğer bana uyacaksan, bana hiçbir şey hakkında soru sorma, ta ki ben sana ondan söz açıncaya kadar.»
- Elmalılı Hamdi Yazır: (Hızır) dedi ki: «O halde bana tabi olacaksın; ben sana sırrını anlatmadıkça, hiçbir şey hakkında bana soru sorma!»
- Ali Fikri Yavuz: Hızır dedi ki: “- O halde bana tâbi olacaksan, kendisinden ben bir söz açmadıkça, bana hiç bir şeyden sorma.”
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): O halde dedi: eğer bana tabi olacaksan bana hiç bir şeyden suâl etme tâ ben sana ondan bir söz açıncıya kadar
- Fizilal-il Kuran: O kulumuz, Musa´ya dedi ki; «Eğer benimle birlikte geleceksen yapacağım hiçbir iş hakkında bana soru sorma, benim sana o konuda açıklama yapmamı bekle.»
- Hasan Basri Çantay: (O: «Eğer bu suretle) bana tabî´ olacaksan ben, sana anıb söyleyinceye kadar, bana hiç bir şey sorma» dedi.
- İbni Kesir: O halde bana uyacaksan; ben sana anlatmadıkça herhangi bir şey hakkında soru sormayacaksın, dedi.
- Ömer Nasuhi Bilmen: (70-71) Dedi ki: «Eğer bana tabî olacak isen artık bana hiçbir şeyden sual etme, ondan sana ben haber verinceye değin.» Bunun üzerine gidiverdiler. Vaktâ ki bir gemiye bindiler, o, gemiyi yaraladı. Dedi ki: «Onu yaraladın mı ki, ahalisini garkediveresin? Doğrusu pek münker bir şey yaptın.»
- Tefhim-ul Kuran: Dedi ki: «Eğer bana uyacak olursan, hiç bir şey hakkında bana soru sorma, ben sana öğütle anlatıp söz edinceye kadar.»
Resim yüklenemedi.