Mü`min Suresi 21. Ayet Meali

Kur'anı Kerim Meali
Kuran Meali
Your browser doesn’t support HTML5 audio
۞ أَوَلَمْ يَسِيرُوا۟ فِى ٱلْأَرْضِ فَيَنظُرُوا۟ كَيْفَ كَانَ عَٰقِبَةُ ٱلَّذِينَ كَانُوا۟ مِن قَبْلِهِمْ ۚ كَانُوا۟ هُمْ أَشَدَّ مِنْهُمْ قُوَّةً وَءَاثَارًا فِى ٱلْأَرْضِ فَأَخَذَهُمُ ٱللَّهُ بِذُنُوبِهِمْ وَمَا كَانَ لَهُم مِّنَ ٱللَّهِ مِن وَاقٍ
E ve lem yesîrû fîl ardı fe yenzurû keyfe kâne âkibetullezîne kânû min kablihim, kânû hum eşedde min hum kuvveten ve âsâran fîl ardı fe ehazehumullâhu bi zunûbihim ve mâ kâne lehum minallâhi min vâk(vâkın).
Onlar yeryüzünde dolaşıp, kendilerinden öncekilerin akıbetlerinin nasıl olduğuna bakmadılar mı? Onlar, kendilerinden daha güçlü ve yeryüzündeki eserleri daha üstündü. Böyle iken Allah, günahları sebebiyle onları yakaladı. Onları Allah’ın azabından koruyacak hiç kimse olmadı.

    Türkçesi

    Arapçası

    Kökü

  • أَوَلَمْ
  • gezip dolaşmadılar mı?
  • يَسِيرُوا
  • س ي ر
  • فِي
  • yeryüzünde
  • الْأَرْضِ
  • ا ر ض
  • görsünler
  • فَيَنْظُرُوا
  • ن ظ ر
  • nasıl
  • كَيْفَ
  • ك ي ف
  • olduğunu
  • كَانَ
  • ك و ن
  • sonunun
  • عَاقِبَةُ
  • ع ق ب
  • kimselerin
  • الَّذِينَ
  • olan
  • كَانُوا
  • ك و ن
  • مِنْ
  • kendilerinden önceki
  • قَبْلِهِمْ
  • ق ب ل
  • idiler
  • كَانُوا
  • ك و ن
  • onlar
  • هُمْ
  • daha üstün
  • أَشَدَّ
  • ش د د
  • kendilerinden
  • مِنْهُمْ
  • kuvvet bakımından
  • قُوَّةً
  • ق و ي
  • ve eserleri bakımından
  • وَاثَارًا
  • ا ث ر
  • فِي
  • yeryüzündeki
  • الْأَرْضِ
  • ا ر ض
  • fakat onları yakaladı
  • فَأَخَذَهُمُ
  • ا خ ذ
  • Allah
  • اللَّهُ
  • günahları yüzünden
  • بِذُنُوبِهِمْ
  • ذ ن ب
  • ve
  • وَمَا
  • olmadı
  • كَانَ
  • ك و ن
  • onları
  • لَهُمْ
  • karşı
  • مِنَ
  • Allah’a
  • اللَّهِ
  • hiçbir
  • مِنْ
  • koruyan
  • وَاقٍ
  • و ق ي
  • Diyanet İşleri Başkanlığı: Onlar yeryüzünde dolaşıp, kendilerinden öncekilerin akıbetlerinin nasıl olduğuna bakmadılar mı? Onlar, kendilerinden daha güçlü ve yeryüzündeki eserleri daha üstündü. Böyle iken Allah, günahları sebebiyle onları yakaladı. Onları Allah’ın azabından koruyacak hiç kimse olmadı.
  • Diyanet Vakfı: Onlar, yeryüzünde gezip dolaşmadılar mı ki, kendilerinden öncekilerin âkıbetinin nasıl olduğunu görsünler! Onlar, kuvvet ve yeryüzündeki eserleri yönünden bunlardan daha da üstündüler. Böyleyken Allah onları günahları yüzünden yakaladı. Onları Allah´ın gazabından koruyan da olmadı.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Yeryüzünde bir dolaşıp da kendilerinden öncekilerin sonunun ne olduğuna bir bakmadılar mı? Onlar gerek kuvvet, gerekse yeryüzündeki eserleri bakımından kendilerinden daha çetindiler; öyle iken Allah, onları günahları yüzünden tutup alıverdi ve kendilerini Allah´a karşı bir koruyan bulunmadı.
  • Elmalılı Hamdi Yazır: Yeryüzünde bir gezmediler mi? Baksalar ya kendilerinden öncekilerin sonları nasıl olmuş? Onlar yeryüzünde gerek kuvvetçe ve gerek eserce kendilerinden daha üstündüler. Öyle iken Allah onları günahları sebebiyle tutup alıverdi. Kendilerini Allah´ın azabından koruyacak biri bulunmadı.
  • Ali Fikri Yavuz: O kâfirler, yeryüzünde gezib dolaşmadılar mı? Baksalar ya, kendilerinden öncekilerin akıbeti nasıl olmuş? Onlar hem kuvvet, hem de eserleri bakımından yeryüzünde kendilerinden çok daha üstündüler. Böyle iken Allah onları günahları yüzünden helâk etti. Kendilerini Allah’ın azabından bir koruyan da olmadı.
  • Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Yer yüzünde bir gezmediler de mi? Baksalar a kendilerinden evvelkilerin akıbeti nasıl olmuş? Onlar, gerek kuvvetçe ve gerek Arzda asarca kendilerinden daha çetin idiler, öyle iken Allah onları günahlariyle tuttu alıverdi ve kendilerine Allahdan bir koruyucu bulunmadı
  • Fizilal-il Kuran: Onlar, yeryüzünde gezip dolaşmadılar mı ki, kendilerinden önce gelenlerin sonunun nasıl olduğunu görsünler. Onlar kuvvet ve yeryüzündeki eserleri bakımından kendilerinden daha üstün idiler. Fakat Allah, onları günahları yüzünden yakaladı. Onları Allah´ın azabından koruyan da olmadı.
  • Hasan Basri Çantay: Onlar yer (yüzün) de gezib dolaşmadılar mı ki kendilerinden evvelkilerin akıbetinin nice olduğuna baksınlar? Onlar kuvvet ve yer (yüzün) deki eserleri i´tibariyle bunlardan daha üstündü. Böyle iken Allah onları günâhları yüzünden yakaladı. Onları Allah (ın azabın) dan bir koruyan da olmadı.
  • İbni Kesir: Yeryüzünde gezip dolaşmadılar mı ki; kendilerinden öncekilerin akıbetlerinin nasıl olduğunu görsünler? Onlar; kendilerinden daha kuvvetli ve yeryüzünde daha çok eser bırakan kimselerdi. Allah; onları günahlarıyla yakalayıverdi. Allah´a karşı onları koruyan yoktur.
  • Ömer Nasuhi Bilmen: Yeryüzünde bir gezip dolaşmadılar mı ki, bakıversinler ki kendilerinden evvel olanların akibetleri nasıl olmuştur? Onlar, bunlardan kuvvetçe ve yerdeki eserlerce daha şiddetli idiler. Sonra onları günahları sebebiyle yakaladı ve onlar için Allah´tan bir koruyucu bulunmadı.
  • Tefhim-ul Kuran: Onlar, yeryüzünde gezip dolaşmıyorlar mı ki, böylece kendilerinden öncekilerin nasıl bir sona uğradıklarını bir görsünler. Onlar, kuvvet ve yeryüzündeki eserleri bakımından kendilerinden daha üstün idiler. Fakat Allah, onları günahları dolayısıyla (azabla) yakalayıverdi. Onları Allah´tan bir koruyacak olan da bulunmadı.

Resim yüklenemedi.

Sistemli Evden Eve Taşımacılık

Vaktin Çağrısı

Wholesale B2B Marketplaces