Your browser doesn’t support HTML5 audio
هُوَ ٱلَّذِى خَلَقَكُم مِّن تُرَابٍ ثُمَّ مِن نُّطْفَةٍ ثُمَّ مِنْ عَلَقَةٍ ثُمَّ يُخْرِجُكُمْ طِفْلًا ثُمَّ لِتَبْلُغُوٓا۟ أَشُدَّكُمْ ثُمَّ لِتَكُونُوا۟ شُيُوخًا ۚ وَمِنكُم مَّن يُتَوَفَّىٰ مِن قَبْلُ ۖ وَلِتَبْلُغُوٓا۟ أَجَلًا مُّسَمًّى وَلَعَلَّكُمْ تَعْقِلُونَ
Huvellezî halakakum min turâbin summe min nutfetin summe min alakatin summe yuhricukum tıflen summe li teblugû eşuddekum summe li tekûnû şuyûhâ(şuyûhan), ve minkum men yuteveffâ min kablu ve li teblugû ecelen musemmen ve leallekum ta’kılûn(ta’kılûne).
O, sizi (önce) topraktan, sonra az bir sudan (meniden), sonra “alaka”dan yaratan, sonra sizi (ana rahminden) çocuk olarak çıkaran, sonra olgunluk çağına ulaşmanız, sonra da ihtiyarlamanız için sizi yaşatandır. İçinizden önceden ölenler de vardır. Allah bunları, belli bir zamana erişmeniz ve düşünüp akıl erdirmeniz için yapar.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- O’dur
- هُوَ
- ki
- الَّذِي
- sizi yarattı
- خَلَقَكُمْ
- خ ل ق
- -tan
- مِنْ
- toprak-
- تُرَابٍ
- ت ر ب
- sonra
- ثُمَّ
- -den
- مِنْ
- nutfe(sperm)-
- نُطْفَةٍ
- ن ط ف
- sonra
- ثُمَّ
- -dan
- مِنْ
- alaka(embriyo)-
- عَلَقَةٍ
- ع ل ق
- sonra
- ثُمَّ
- sizi çıkarıyor
- يُخْرِجُكُمْ
- خ ر ج
- çocuk olarak
- طِفْلًا
- ط ف ل
- sonra
- ثُمَّ
- ermeniz için
- لِتَبْلُغُوا
- ب ل غ
- güçlü çağınıza
- أَشُدَّكُمْ
- ش د د
- sonra
- ثُمَّ
- olmanız için
- لِتَكُونُوا
- ك و ن
- ihtiyarlar
- شُيُوخًا
- ش ي خ
- ve içinizden
- وَمِنْكُمْ
- kimi
- مَنْ
- öldürülüyor
- يُتَوَفَّىٰ
- و ف ي
- مِنْ
- daha önce
- قَبْلُ
- ق ب ل
- ve erişmeniz için
- وَلِتَبْلُغُوا
- ب ل غ
- süreye
- أَجَلًا
- ا ج ل
- belli
- مُسَمًّى
- س م و
- ve umulur ki
- وَلَعَلَّكُمْ
- aklınızı kullanırsınız
- تَعْقِلُونَ
- ع ق ل
- Diyanet İşleri Başkanlığı: O, sizi (önce) topraktan, sonra az bir sudan (meniden), sonra “alaka”dan yaratan, sonra sizi (ana rahminden) çocuk olarak çıkaran, sonra olgunluk çağına ulaşmanız, sonra da ihtiyarlamanız için sizi yaşatandır. İçinizden önceden ölenler de vardır. Allah bunları, belli bir zamana erişmeniz ve düşünüp akıl erdirmeniz için yapar.
- Diyanet Vakfı: Sizi topraktan, sonra meniden, sonra alakadan (aşılanmış yumurtadan) yaratan sonra bebek olarak çıkaran, sonra sizi güçlü kuvvetli bir çağa erişmeniz, sonra da ihtiyarlamanız -ki içinizden daha önce vefat edenler de vardır- ve belli bir vakte ulaşmanız için sizi yaşatan O´dur. Umulur ki düşünürsünüz.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): O´dur sizi (önce) bir topraktan yaratan sonra bir nutfeden (bir damla sudan), sonra bir yapışkan maddeden; sonra da sizi bir bebek olarak çıkarıyor, sonra olgunluk çağına eresiniz diye büyütüyor, sonra da yaşlanasınız diye, içinizden kimi de daha önce vefat ettirilir. Belirli bir süreye eresiniz ve gerek ki aklınızı kullanasınız diye.
- Elmalılı Hamdi Yazır: «Sizi (önce) bir topraktan, sonra bir damla sudan, sonra bir aleka (embriyo)dan yaratan, sonra sizi bir bebek olarak çıkaran, sonra güçlü kuvvetli bir çağa erişmeniz, sonra da ihtiyarlar olmanız için yaşatıp büyüten O´dur. İçinizden kimi de daha önce vefat ettiriliyor. (Bunları Allah) belirli bir süreye ulaşasınız ve aklınızı kullanasınız diye (böyle yapıyor).»
- Ali Fikri Yavuz: O Allah’dır ki, sizi (babanız Âdem’i) bir topraktan yarattı, sonra bir nutfeden, sonra bir kan pıhtısından... Sonra sizi (annelerinizin karnından) bir bebek olarak çıkarıyor. Sonra delikanlılık çağınıza eresiniz diye büyütüyor, sonra da ihtiyar olasınız diye... İçinizden kimi de, (delikanlılık ve ihtiyarlık çağından) daha evvel öldürülüyor. Bunlar, muayyen bir ecele eresiniz diye yapılır. Olur ki (Allah’ın büyük kudretine ve eşsizliğine delâlet eden bu halleri) düşünürsünüz.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): O odur ki sizi bir topraktan yarattı, sonra bir nufteden, sonra bir alekadan, sonra sizi bir bebek olarak çıkarıyor, sonra kuvvetiniz çağına iresiniz diye büyütüyor, sonra da ihtiyar olasınız diye, içinizden kimi de daha evvel vefat ettirilir, hem de müsemmâ bir ecele iresiniz diye, bir de gerek ki akıl edesiniz
- Fizilal-il Kuran: Sizi topraktan, sonra nutfeden, sonra kan pıhtısından yaratan; sonra erginlik çağına ulaşmanız, sonra da yaşlanmanız için sizi yaşatan O´dur. Kiminiz daha önce öldürülür, kiminiz de belirlenmiş süreye ulaşırsınız. Belki artık düşünürsünüz.
- Hasan Basri Çantay: Ki, O sizi bir toprakdan, sonra bir meniden, sonra bir kan pıhtısından yaratıb sonra bebek olarak çıkaran, sonra sizi güdü kuvvetli bir çağa erişmeniz için, sonra da ihtiyarlar olmanız için yaşatan dır. İçinizde kimi de daha evvel öldürülmekdedir. (Allah, yaşatmayı) muayyen bir vaktâ (ecele) ulaşmanız ve, olur ki, aklınızı kullanmanız için (yapar).
- İbni Kesir: Sizi; topraktan, sonra bir nutfeden, sonra bir kan pıhtısından yaratan, sonra erginlik çağına ulaşmanız, sonra da yaşlanmanız için sizi bebek olarak dünyaya çıkaran O´dur. Kiminiz daha önce öldürülürsünüz. Kiminiz de adı konulmuş bir ecele erişirsiniz. Olur ki böylece aklınızı kullanırsınız.
- Ömer Nasuhi Bilmen: O, o (Hâlık-i Hakîm)dir ki, sizi topraktan, sonra bir nutfeden, sonra da bir kan pıhtısından yarattı. Sonra sizi çocuk olarak çıkarır, sonra kuvvetinizin tekamülü çağına (erişesiniz) sonra ihtiyarlayasınız diye (sizi yaşatır) ve sizden bazınız daha evvel öldürülür ve muayyen olan zamana erişesiniz ve belki akıl erdiresiniz (diye böyle yapar).
- Tefhim-ul Kuran: O´dur ki, sizi topraktan, sonra bir damla sudan, sonra bir alak´tan (embriyo) yarattı; sonra sizi bir bebek olarak çıkarmakta, sonra güçlü (erginlik) çağınıza erişmeniz, sonra da yaşlanmanız için size (belli bir ömür vermektedir). Sizden kiminin daha önce hayatına son verilmektedir, adı konulmuş bir ecele erişmeniz ve belki aklınızı kullanmanız için (Allah sizi böyle yaşatır).
Resim yüklenemedi.