Your browser doesn’t support HTML5 audio
ٱنطَلِقُوٓا۟ إِلَىٰ مَا كُنتُم بِهِۦ تُكَذِّبُونَ
İntalikû ilâ mâ kuntum bihî tukezzibûn(tukezzibûne).
Onlara şöyle denecek: “Yalanlamakta olduğunuz şeye (cehennem azabına) gidin.”
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- haydi gidin
- انْطَلِقُوا
- ط ل ق
- إِلَىٰ
- şeye
- مَا
- olduğunuz
- كُنْتُمْ
- ك و ن
- onu
- بِهِ
- yalanlamış
- تُكَذِّبُونَ
- ك ذ ب
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Onlara şöyle denecek: “Yalanlamakta olduğunuz şeye (cehennem azabına) gidin.”
- Diyanet Vakfı: (İnkârcılara o gün şöyle denilir:) yalan sayageldiğiniz azaba doğru gidin!
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Haydi boşalıp (gidin) o yalan dediğinize.
- Elmalılı Hamdi Yazır: (Kıyameti yalanlayanlara şöyle denir): «Haydin gidin o yalanladığınız şeye doğru.»
- Ali Fikri Yavuz: (Kıyameti inkâr edenlere o gün şöyle denir): Haydi (dünyada) yalan saydığınız azaba gidin.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Haydi boşanın o yalan dediğinize
- Fizilal-il Kuran: Şimdi inkar ettiğiniz yere koşunuz!
- Hasan Basri Çantay: (O kâfirlere şöyle denilecek:) «(Haydi) o yalan diyegeldiğiniz şey´e (azaba) gidin».
- İbni Kesir: Varın yalanlayıp durduğunuz şeye gidin.
- Ömer Nasuhi Bilmen: (28-29) O gün vay haline yalanlayanların. Kendisini yalanladığınız şeye gidiniz.
- Tefhim-ul Kuran: Kendisini yalanlamakta olduğunuz (azab)a gidin.
Resim yüklenemedi.