Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَضَرَبَ ٱللَّهُ مَثَلًا قَرْيَةً كَانَتْ ءَامِنَةً مُّطْمَئِنَّةً يَأْتِيهَا رِزْقُهَا رَغَدًا مِّن كُلِّ مَكَانٍ فَكَفَرَتْ بِأَنْعُمِ ٱللَّهِ فَأَذَٰقَهَا ٱللَّهُ لِبَاسَ ٱلْجُوعِ وَٱلْخَوْفِ بِمَا كَانُوا۟ يَصْنَعُونَ
Ve daraballâhu meselen karyeten kânet âmineten mutmainneten ye’tîhâ rızkuhâ ragaden min kulli mekânin fe keferet bi en’umillâhi fe ezâkahallâhu libâsel cûi vel havfi bimâ kânû yasnaûn(yasnaûne).
Allah, şöyle bir kenti misal verdi: Orası güven ve huzur içinde idi. Oraya her taraftan bolca rızık gelirdi. Fakat Allah’ın nimetlerine nankörlük ettiler; bu yüzden yaptıklarına karşılık, Allah onlara şiddetli açlık ve korku ızdırabını tattırdı.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ve misal verir
- وَضَرَبَ
- ض ر ب
- Allah
- اللَّهُ
- misaliyle
- مَثَلًا
- م ث ل
- bir kenti
- قَرْيَةً
- ق ر ي
- idi
- كَانَتْ
- ك و ن
- güven
- امِنَةً
- ا م ن
- huzur içinde
- مُطْمَئِنَّةً
- ط م ن
- kendisine geliyordu
- يَأْتِيهَا
- ا ت ي
- rızkı
- رِزْقُهَا
- ر ز ق
- bol bol
- رَغَدًا
- ر غ د
- مِنْ
- her
- كُلِّ
- ك ل ل
- yerden
- مَكَانٍ
- ك و ن
- fakat nankörlük etti
- فَكَفَرَتْ
- ك ف ر
- ni’metlerine
- بِأَنْعُمِ
- ن ع م
- Allah’ın
- اللَّهِ
- (bunun üzerine) ona taddırdı
- فَأَذَاقَهَا
- ذ و ق
- Allah
- اللَّهُ
- elbisesi
- لِبَاسَ
- ل ب س
- açlık
- الْجُوعِ
- ج و ع
- ve korku
- وَالْخَوْفِ
- خ و ف
- ötürü
- بِمَا
- oldukları
- كَانُوا
- ك و ن
- yapıyor(lar)
- يَصْنَعُونَ
- ص ن ع
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Allah, şöyle bir kenti misal verdi: Orası güven ve huzur içinde idi. Oraya her taraftan bolca rızık gelirdi. Fakat Allah’ın nimetlerine nankörlük ettiler; bu yüzden yaptıklarına karşılık, Allah onlara şiddetli açlık ve korku ızdırabını tattırdı.
- Diyanet Vakfı: Allah, (ibret için) bir ülkeyi örnek verdi: Bu ülke güvenli, huzurlu idi; ona rızkı her yerden bol bol gelirdi. Sonra onlar Allah´ın nimetlerine karşı nankörlük ettiler. Allah da onlara, yaptıklarından ötürü açlık ve korku sıkıntısını tattırdı.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Birde Allah, bir şehri örnek verdi ki, halkı güvenlik ve asayiş içindeydi, rızıkları her yerden bol bol geliyordu. Ne varki, onlar Allah´ın nimetlerine nankörlük ettiler. Allah da onlara o yaptıkları sanatla açlık ve korku elbisesini tatdırdı.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Allah bir şehri misal olarak verdi: Bu şehir güvenli, huzurlu idi, Oraya her yerden rızkı bol bol geliyordu. Ne var ki onlar Allah´ın nimetlerine karşı nankörlük ettiler. Allah da onlara, yaptıkları işler yüzünden açlık ve korku elbisesini (felâketini) tattırdı.
- Ali Fikri Yavuz: Allah bir şehri misal (ibret örneği) yapıyor ki, o şehir emniyet ve huzur içinde bulunuyordu; oraya her yerden bol bol rızkı geliyordu. Nihayet o şehir (halkı) Allah’ın nimetlerine nankörlük etti. Allah da o şehir halkına, yaptıkları işler yüzünden açlık ve korku elbisesini taddırdı (açlık ve korkuyu hissettiler).
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Bir de Allah bir şehri mesel yaptı ki emniyyet ve asayiş içinde idi, ona her yerden rızkı bol bol geliyordu, derken Allahın nı´metlerine nankörlük etti, Allah da ona o yaptıkları san´atla açlık ve korku libâsını tattırıverdi
- Fizilal-il Kuran: Allah size bir beldeyi örnek veriyor. Bu belde güven ve huzur içinde yaşıyordu, her yandan kendisine bol rızık akıyordu. Fakat halkı, Allah´ın nimetlerine karşı nankörce davrandı. Bunun üzerine bu tutumları yüzünden Allah, sırtlarına açlık ve korku elbisesi giydirdi.
- Hasan Basri Çantay: Allah o memleketi (size) bir (ibret) örneği olarak îrâd etdi ki o, korkudan emîn ve sakindi. Rızkı da kendisine her bir yandan bol bol geliyordu. Fakat o, Allahın ni´metlerine nankörlük etdi de Allah da ona (halkının) işlemekde ısrar etdikleri (kötülükler) yüzünden açlık ve korku libâsını (giydirib olanca acıları) tatdırdı.
- İbni Kesir: Allah; size, huzur ve güven içinde bir kasabayı misal olarak verir. Her yandan oraya bol bol rızık geliyordu. Ama Allah´ın nimetine nankörlük ettiler de yaptıklarından dolayı Allah onlara açlık ve korku belasını tattırdı.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Ve Allah bir beldeyi bir örnek irâd eder ki, emin ve sükunet içinde idi, ona rızkı da her yerden bol bol gelirdi. Sonra Allah´ın nîmetlerine nankörlükte bulundular. Artık Allah da onlara işledikleri şeylerden dolayı açlık ve korku libasını tattırdı.
- Tefhim-ul Kuran: Allah bir şehri örnek verdi: (Halkı) Güvenlik ve huzur içindeydi, rızkı da her yerden bol bol gelmekteydi; fakat Allah´ın nimetlerine nankörlük etti, böylece Allah yaptıklarına karşılık olarak, ona açlık ve korku elbisesini tattırdı.