Your browser doesn’t support HTML5 audio
إِنْ هُوَ إِلَّا وَحْىٌ يُوحَىٰ
İn huve illâ vahyun yûhâ.
(Size okuduğu) Kur´an ancak kendisine bildirilen bir vahiydir.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- değildir
- إِنْ
- O
- هُوَ
- başka bir şey
- إِلَّا
- vahiy(den)
- وَحْيٌ
- و ح ي
- kendisine vahyedilen
- يُوحَىٰ
- و ح ي
- Diyanet İşleri Başkanlığı: (Size okuduğu) Kur´an ancak kendisine bildirilen bir vahiydir.
- Diyanet Vakfı: O (bildirdikleri) vahyedilenden başkası değildir.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): O (Kur´an) sadece vahyolunan bir vahiydir.
- Elmalılı Hamdi Yazır: O(nun konuşması kendisine) vahyedilenden başkası değildir.
- Ali Fikri Yavuz: Kur’an sade bir vahiydir, ancak vahy olunur.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): O sade bir vahiydir ancak vahyolunur
- Fizilal-il Kuran: Söyledikleri, kendisine indirilen bir vahiydir.
- Hasan Basri Çantay: O, kendisine (Allahdan) ilkaa edilegelen bir vahyden başkası değildir.
- İbni Kesir: Bu; sadece vahy edilen bir vahiydir.
- Ömer Nasuhi Bilmen: (4-5) O başka değil, ancak bir vahiydir, vahyolunuverir. Onu kuvvetleri pek şiddetli olan öğretmiştir.
- Tefhim-ul Kuran: O (söyledikleri) yalnızca vahyolunmakta olan bir vahiydir.
Resim yüklenemedi.