Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَلَهَدَيْنَٰهُمْ صِرَٰطًا مُّسْتَقِيمًا
Ve le hedeynâhum sırâten mustekîmâ(mustekîmen).
Onları elbette doğru yola iletirdik.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ve onları iletirdik
- وَلَهَدَيْنَاهُمْ
- ه د ي
- bir yola
- صِرَاطًا
- ص ر ط
- doğru
- مُسْتَقِيمًا
- ق و م
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Onları elbette doğru yola iletirdik.
- Diyanet Vakfı: Ve onları dosdoğru bir yola iletirdik.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Ve elbette kendilerini dosdoğru bir yola çıkarırdık.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Ve onları elbette doğru yola iletirdik.
- Ali Fikri Yavuz: Ve onları, muhakkak doğru yola iletirdik.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Ve elbette kendilerine doğrudan doğru bir tarikı müstekime çıkarırdık.
- Fizilal-il Kuran: Kendilerini kesinlikle doğru yola iletirdik.
- Hasan Basri Çantay: Onları elbet doğru yola iletirdik.
- İbni Kesir: Ve şüphesiz onları doğru yola eriştirirdik.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Ve onları elbette bir doğru yola hidâyet ederdik.
- Tefhim-ul Kuran: Ve onları mutlaka dosdoğru yola yöneltip iletirdik.
Resim yüklenemedi.