Your browser doesn’t support HTML5 audio
جَنَّٰتِ عَدْنٍ مُّفَتَّحَةً لَّهُمُ ٱلْأَبْوَٰبُ
Cennâti adnin mufettehaten le humul ebvâb(ebvâbu).
(49-50) Bu bir öğüttür. Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için elbette güzel bir dönüş yeri, kapıları kendilerine açılmış olarak Adn cennetleri vardır.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- cennetleri
- جَنَّاتِ
- ج ن ن
- Adn
- عَدْنٍ
- açılmış
- مُفَتَّحَةً
- ف ت ح
- kendilerine
- لَهُمُ
- kapıları
- الْأَبْوَابُ
- ب و ب
- Diyanet İşleri Başkanlığı: (49-50) Bu bir öğüttür. Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için elbette güzel bir dönüş yeri, kapıları kendilerine açılmış olarak Adn cennetleri vardır.
- Diyanet Vakfı: Kapıları yalnızca kendilerine açılmış Adn cennetleri vardır.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Bütün kapıları kendilerine açılmış olan Adn cennetleri vardır.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Bütün kapıları kendilerine açılmış olan Adn cennetleri vardır.
- Ali Fikri Yavuz: (O güzel yer) bütün kapıları kendilerine açık olduğu halde Adn Cennetleridir.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Adn Cennetleri; açılarak kendilerine bütün kapılar
- Fizilal-il Kuran: Kapıları onlara açılmış, Adn cennetleri vardır.
- Hasan Basri Çantay: Adin cennetleri. Onlar için bütün kapılar tastamam açılmışdır.
- İbni Kesir: Kapıları kendilerine açılmış Adn cennetleri.
- Ömer Nasuhi Bilmen: (49-50) İşte bu, bir şereftir. Ve şüphe yok ki, muttakîler için elbette güzel bir varılacak yer de vardır. Adn cennetleridir. Onlar için kapıları açılmış olarak.
- Tefhim-ul Kuran: Adn cennetleri; kapılar onlara açılmıştır.
Resim yüklenemedi.