Your browser doesn’t support HTML5 audio
أَوَءَابَآؤُنَا ٱلْأَوَّلُونَ
E ve âbâunel evvelûn(evvelûne).
“Önceden gelip geçmiş atalarımız da mı?”
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- atalarımız da mı?
- أَوَابَاؤُنَا
- ا ب و
- evvelki
- الْأَوَّلُونَ
- ا و ل
- Diyanet İşleri Başkanlığı: “Önceden gelip geçmiş atalarımız da mı?”
- Diyanet Vakfı: «İlk atalarımızda mı (diriltilecek)?»
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Önceki atalarımız da mı?»
- Elmalılı Hamdi Yazır: «Önceki atalarımız da mı?»
- Ali Fikri Yavuz: Evvelki atalarımızda mı? (yine dediler).
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Evvelki atalarımız da mı?
- Fizilal-il Kuran: Bizden önceki atalarımızda mı dirilecek?
- Hasan Basri Çantay: «Evvelki atalarımız da mı?»
- İbni Kesir: Veya önceki babalarımız mı?
- Ömer Nasuhi Bilmen: (15-17) Ve dediler ki: «Bu, bir apaçık büyüden başka bir şey değildir. Ya bizler öldüğümüz ve bir toprak ve kemikler olduğumuz vakit mi, bizler mi muhakkak yeniden diriltilmiş olacağız? Yoksa bizim evvelki babalarımız da mı (öyle) diriltilecekler?
- Tefhim-ul Kuran: «Veya önceki atalarımız da mı?»
Resim yüklenemedi.