Your browser doesn’t support HTML5 audio
أَءِذَا مِتْنَا وَكُنَّا تُرَابًا وَعِظَٰمًا أَءِنَّا لَمَدِينُونَ
E izâ mitnâ ve kunnâ turâben ve izâmen e innâ le medînûn(medînûne).
“Gerçekten biz, ölüp bir toprak ve kemik yığını hâline geldikten sonra mı, biz mi hesaba çekileceğiz?”
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- zaman mı?
- أَإِذَا
- biz öldüğümüz
- مِتْنَا
- م و ت
- ve olduğumuz
- وَكُنَّا
- ك و ن
- toprak
- تُرَابًا
- ت ر ب
- ve kemik
- وَعِظَامًا
- ع ظ م
- biz mi?
- أَإِنَّا
- cezalanacağız
- لَمَدِينُونَ
- د ي ن
- Diyanet İşleri Başkanlığı: “Gerçekten biz, ölüp bir toprak ve kemik yığını hâline geldikten sonra mı, biz mi hesaba çekileceğiz?”
- Diyanet Vakfı: (52-53) Derdi ki: Sen de (dirilmeye) inananlardan mısın? Biz ölüp kemik, sonra da toprak haline geldiğimiz zaman (diriltilip) cezalanacak mıyız?
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Öldüğümüz ve bir toprakla bir yığın kemik olduğumuz zaman gerçekten biz cezalanacak mıyız?»
- Elmalılı Hamdi Yazır: «Öldüğümüz ve bir toprakla bir yığın kemik olduğumuz zaman biz hakikaten cezalanacak mıyız?»
- Ali Fikri Yavuz: Biz öldüğümüz ve bir toprakla çürümüş bir yığın kemik olduğumuz vakit, gerçekten biz cezalanacakmıyız?”
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Öldüğümüz de bir toprakla bir yığın kemik olduğumuz vakıt hakıkaten biz cezalanacak mıyız?»
- Fizilal-il Kuran: Biz ölüp toprak ve kemik olduğumuz zaman mı dirilip yaptığımız işlere göre cezalanacağız?
- Hasan Basri Çantay: «Biz öldüğümüz ve bir toprak, bir yığın kemik olduğumuz zaman mı, hakîkaten biz mi cezalanmış olacağız»?
- İbni Kesir: Öldüğümüz, toprak ve bir yığın kemik olduğumuz zaman mı, biz mi ceza göreceğiz?
- Ömer Nasuhi Bilmen: «Biz öldüğümüz ve biz toprak ve kemikler olduğumuz vakit mi, hakikaten biz mi tekrar hayat bulup cezalandırılanlar (olacağız?)».
- Tefhim-ul Kuran: «Bizler öldüğümüz, toprak ve kemikler olduğumuzda mı, gerçekten biz mi (yeniden diriltilip sonra da) sorguya çekilecekmişiz?»
Resim yüklenemedi.