Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَقِيلَ لِلنَّاسِ هَلْ أَنتُم مُّجْتَمِعُونَ
Ve kîle lin nâsi hel entum muctemiûn(muctemiûne).
İnsanlara da “Siz de toplanır mısınız?” denildi.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ve denildi
- وَقِيلَ
- ق و ل
- halka da
- لِلنَّاسِ
- ن و س
- musunuz?
- هَلْ
- siz de
- أَنْتُمْ
- toplanıyor
- مُجْتَمِعُونَ
- ج م ع
- Diyanet İşleri Başkanlığı: İnsanlara da “Siz de toplanır mısınız?” denildi.
- Diyanet Vakfı: Halka: Siz de toplanıyor musunuz (haydi hemen toplanın), denildi.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): ve halka: «Siz de toplanır mısınız?» denildi.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Halka, «Siz de toplanıyor musunuz? (Haydi çabuk olun)» denildi.
- Ali Fikri Yavuz: İnsanlara da, “– toplanmış mısınız?” denildi.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Ve halka siz toplu musunuz denildi
- Fizilal-il Kuran: Halka da dediler ki, haydi toplanın bakalım.
- Hasan Basri Çantay: Ve insanlara da: «Siz de toplamalar mısınız?» denildi.
- İbni Kesir: İnsanlara: Siz de toplanır mısınız? denildi.
- Ömer Nasuhi Bilmen: (37-39) «Sana çok bilgin sâhirleri getirsinler.» Artık sâhirler, malum bir günün muayyen bir vaktinde toplanmış oldu. Ve nâsa da denildi ki: «Siz toplanıcılar mısınız?»
- Tefhim-ul Kuran: Ve insanlara da: «Siz de toplanıyor musunuz?» dendi.
Resim yüklenemedi.