Your browser doesn’t support HTML5 audio
قُلْ تَرَبَّصُوا۟ فَإِنِّى مَعَكُم مِّنَ ٱلْمُتَرَبِّصِينَ
Kul terabbesû fe innî meakum minel muterabbisîn (muterabbisîne).
Onlara de ki: “Bekleyin. Ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.”
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- de ki
- قُلْ
- ق و ل
- gözetleyin
- تَرَبَّصُوا
- ر ب ص
- elbette ben de
- فَإِنِّي
- sizinle beraber
- مَعَكُمْ
- مِنَ
- gözetleyenlerdenim
- الْمُتَرَبِّصِينَ
- ر ب ص
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Onlara de ki: “Bekleyin. Ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.”
- Diyanet Vakfı: De ki: Bekleyin. Ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): De ki: «Gözetin, çünkü ben de sizinle beraber gözetenlerdenim.»
- Elmalılı Hamdi Yazır: De ki: «Bekleyin, çünkü ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.»
- Ali Fikri Yavuz: (Ey Rasûlüm, onlara) de ki: “- Bekleyin; çünkü ben de sizinle beraber (size inecek azabı) bekliyenlerdenim.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): De ki: Gözetin, çünkü ben de sizinle gözetenlerdenim.
- Fizilal-il Kuran: De ki: «Gözleyin, doğrusu ben de sizinle beraber gözlemekteyim.»
- Hasan Basri Çantay: De ki: «Bekleyin. Çünkü ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim».
- İbni Kesir: De ki: Gözleyin, doğrusu ben de sizinle beraber gözleyenlerdenim.
- Ömer Nasuhi Bilmen: De ki: «Gözetiniz, ben de şüphe yok sizinle beraber gözeticilerdenim.»
- Tefhim-ul Kuran: De ki: «Siz gözetleyip durun; çünkü ben de sizinle birlikte gözetleyenlerdenim.»
Resim yüklenemedi.