Your browser doesn’t support HTML5 audio
فَلْيَأْتُوا۟ بِحَدِيثٍ مِّثْلِهِۦٓ إِن كَانُوا۟ صَٰدِقِينَ
Fel ye’tû bi hadîsin mislihî in kânû sâdikîn (sâdikîne).
Eğer doğru söyleyenler iseler, haydi onun gibi bir söz getirsinler!
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- haydi getirsinler
- فَلْيَأْتُوا
- ا ت ي
- bir söz
- بِحَدِيثٍ
- ح د ث
- onun gibi
- مِثْلِهِ
- م ث ل
- eğer
- إِنْ
- iseler
- كَانُوا
- ك و ن
- doğru(lardan)
- صَادِقِينَ
- ص د ق
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Eğer doğru söyleyenler iseler, haydi onun gibi bir söz getirsinler!
- Diyanet Vakfı: Eğer doğru iseler onun benzeri bir söz getirsinler.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Haydi onun gibi bir söz getirsinler, eğer doğru iseler!
- Elmalılı Hamdi Yazır: Eğer doğru iseler onun benzeri bir söz meydana getirsinler.
- Ali Fikri Yavuz: Haydi Kur’an gibi bir söz getirsinler, eğer doğru söyliyenlerse...
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Haydi onun gibi bir söz getirsinler, doğru iseler
- Fizilal-il Kuran: İddialarında samimi iseler haydi onun gibi bir söz getirsinler.
- Hasan Basri Çantay: Öyleyse onlar da, eğer doğru söyleyenlerse, onun gibi (velev uydurma) bir söz getirsinler!
- İbni Kesir: Şayet sadıklardan iseler, onun benzeri bir söz getirsinler.
- Ömer Nasuhi Bilmen: (33-34) Yoksa diyorlar mı ki: «Onu kendisi uydurdu?» Hayır. İmân etmezler. Haydi onun misli bir söz getiriversinler, eğer doğru sözlü kimseler oldu iseler.
- Tefhim-ul Kuran: Şu halde, eğer doğru sözlüler iseler, onun benzeri bir söz getirsinler.
Resim yüklenemedi.