Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَءَايَةٌ لَّهُمْ أَنَّا حَمَلْنَا ذُرِّيَّتَهُمْ فِى ٱلْفُلْكِ ٱلْمَشْحُونِ
Ve âyetun lehum ennâ hamelnâ zurriyyetehum fîl fulkil meşhûn(meşhûni).
Onların soylarını dolu gemide taşımamız da onlar için bir delildir.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- ve bir ayet
- وَايَةٌ
- ا ي ي
- onlar için
- لَهُمْ
- أَنَّا
- taşımamızdır
- حَمَلْنَا
- ح م ل
- onların çoçuklarını
- ذُرِّيَّتَهُمْ
- ذ ر ر
- فِي
- gemide
- الْفُلْكِ
- ف ل ك
- dolu
- الْمَشْحُونِ
- ش ح ن
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Onların soylarını dolu gemide taşımamız da onlar için bir delildir.
- Diyanet Vakfı: Onların zürriyetlerini dopdolu bir gemide taşımamız da onlar için büyük bir ibrettir.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Onlara bir delil de o dolu gemide zürriyetlerini taşımamız;
- Elmalılı Hamdi Yazır: Onlar için bir delil de bizim, onların neslini dolu bir gemide taşımamızdır.
- Ali Fikri Yavuz: İnsanlar için (kudretimize delâlet eden) bir alâmet de (ticarete gönderdikleri) evlâdlarını dolu gemide taşımamız;
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Bir âyet de onlara o dolu gemide zürriyyetlerini taşımamız
- Fizilal-il Kuran: Onlar için bir delil de, onların çocuklarını dolu gemide taşımamız.
- Hasan Basri Çantay: Onlar için bir âyet (ve ibret) de bizim, onların zürriyyetlerini o dopdolu gemilerde taşımış olmamız,
- İbni Kesir: Soylarını dolu gemiyle taşımış olmamız da onlar için bir ayettir.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Ve onlar için bir alâmettir, onların çoluk çocuklarını dolmuş bir gemiye muhakkak bizim yükletmiş olmamız.
- Tefhim-ul Kuran: Onların soylarını dolu gemilerde (ana rahimlerinde) taşımamız da kendileri için bir ayettir.