Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَمِنْهُم مَّن يَسْتَمِعُونَ إِلَيْكَ ۚ أَفَأَنتَ تُسْمِعُ ٱلصُّمَّ وَلَوْ كَانُوا۟ لَا يَعْقِلُونَ
Ve minhum men yestemiûne ileyk(ileyke), e fe ente tusmius summe ve lev kânû lâ ya´kilûn(ya´kilûne).
Onlardan sana kulak verenler de vardır. Fakat sağırlara, hele akılları da ermiyorsa, sen mi işittireceksin?
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- içlerinde vardır
- وَمِنْهُمْ
- kimseler
- مَنْ
- dinleyenler
- يَسْتَمِعُونَ
- س م ع
- seni
- إِلَيْكَ
- sen
- أَفَأَنْتَ
- duyurabilecek misin?
- تُسْمِعُ
- س م ع
- sağırlara
- الصُّمَّ
- ص م م
- üstelik
- وَلَوْ
- كَانُوا
- ك و ن
- لَا
- akıl etmiyorlarsa
- يَعْقِلُونَ
- ع ق ل
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Onlardan sana kulak verenler de vardır. Fakat sağırlara, hele akılları da ermiyorsa, sen mi işittireceksin?
- Diyanet Vakfı: Onlardan seni dinleyenler vardır. Fakat sağırlara -üstelik akılları da ermiyorsa- sen mi duyuracaksın?
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): İçlerinden seni dinlemeye gelenler de var; ama akılları da yokken sağırlara sen mi duyuracaksın?
- Elmalılı Hamdi Yazır: İçlerinden seni dinlemeye gelenler de var. Sen, sağırlara, üstelik akılsız da olanlara dinletebilir misin?
- Ali Fikri Yavuz: İçlerinden seni, (okuduğun Kur’an’ı ve hükümlerini) dinlemeğe gelenler de var. Fakat, akılları da yokken sağırlara sen mi duyuracaksın?
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): İçlerinden seni dinlemiye gelenler de var, fakat akılları da yokken sağırlara sen mi işittireceksin
- Fizilal-il Kuran: Onların arasında Kur´an okurken sana kulak verenler de vardır. Fakat üstelik düşünme yeteneğinden de yoksun sağırlara, sen söz işittirebilir misin?
- Hasan Basri Çantay: Onlardan sana kulak verenler vardır. Fakat sağırlara sen mi duyuracaksın? Hele akılları da olmazsa!
- İbni Kesir: İçlerinde sana kulak verenler vardır. Fakat sen sağırlara işittirebilir misin? Üstelik akılları da hiç ermiyorsa.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Ve onların içinde senin sözlerini işitmek isteyenler de vardır. Fakat sağırlara mı işittireceksin? Eğer akılları da kesmez kimseler bulunmuş ise.
- Tefhim-ul Kuran: Onlardan seni dinleyecekler vardır. Ama hiç duymayan, sağırlara -üstelik hiç akılları ermiyorsa- sen mi duyuracaksın?