Your browser doesn’t support HTML5 audio
أُو۟لَٰٓئِكَ مَأْوَىٰهُمُ ٱلنَّارُ بِمَا كَانُوا۟ يَكْسِبُونَ
Ulâike me´vâhumun nâru bimâ kânû yeksibûn(yeksibûne).
(7-8) Şüphesiz bize kavuşacağını ummayan ve dünya hayatına razı olup onunla yetinerek tatmin olan kimseler ile âyetlerimizden gafil olanlar var ya; işte onların kazanmakta oldukları günahlar yüzünden, varacakları yer ateştir.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- işte bunların
- أُولَٰئِكَ
- varacakları yer
- مَأْوَاهُمُ
- ا و ي
- cehennemdir
- النَّارُ
- ن و ر
- karşılık
- بِمَا
- olduklarına
- كَانُوا
- ك و ن
- kazanıyor(lar)
- يَكْسِبُونَ
- ك س ب
- Diyanet İşleri Başkanlığı: (7-8) Şüphesiz bize kavuşacağını ummayan ve dünya hayatına razı olup onunla yetinerek tatmin olan kimseler ile âyetlerimizden gafil olanlar var ya; işte onların kazanmakta oldukları günahlar yüzünden, varacakları yer ateştir.
- Diyanet Vakfı: (7-8) Huzurumuza çıkacaklarını beklemeyenler, dünya hayatına razı olup onunla rahat bulanlar ve âyetlerimizden gafil olanlar yok mu, işte onların, kazanmakta oldukları (günahlar) yüzünden varacakları yer, ateştir!
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): İşte bunların, kazandıklarının karşılığı olarak varacakları yer ateştir!
- Elmalılı Hamdi Yazır: İşte bunların kendi elleriyle ettikleri yüzünden varacakları yer cehennemdir.
- Ali Fikri Yavuz: İşte bunların, elde ettikleri kötü ameller sebebiyle varacakları yer, cehennem ateşidir.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): İşte bunların kesibleri sebebile varacakları yer, ateştir
- Fizilal-il Kuran: İşte bunların varacakları yer, işlediklerinin karşılığı olarak cehennemdir.
- Hasan Basri Çantay: (7-8) (Öldükden sonra dirilib) bize kavuşacağını ummayan, (âhirete inanmayarak sâdece) dünyâ hayaatına raazî olan ve onunla sükûn (ve istirahat) e dalan kimselerle (varlığımıza, birliğimize ve kemâl-i kudretimize delâlet eden) bunca âyetlerimizden gaafil olanlar (yok mu?) işte onların, irtikâb etmekde oldukları (şirk ve mâ´siyetler) yüzünden varacakları yer, ateşdir.
- İbni Kesir: İşte kazanır olduklarından dolayı onların varacakları yer, cehennemdir.
- Ömer Nasuhi Bilmen: İşte onların varacakları yer, kendi kazanmış oldukları şey sebebiyle ateştir.
- Tefhim-ul Kuran: İşte bunların, kazanmakta olduklarından dolayı barınma yerleri ateştir.
Resim yüklenemedi.