Your browser doesn’t support HTML5 audio
ٱرْجِعُوٓا۟ إِلَىٰٓ أَبِيكُمْ فَقُولُوا۟ يَٰٓأَبَانَآ إِنَّ ٱبْنَكَ سَرَقَ وَمَا شَهِدْنَآ إِلَّا بِمَا عَلِمْنَا وَمَا كُنَّا لِلْغَيْبِ حَٰفِظِينَ
Irciû ilâ ebîkum fe kûlû yâ ebânâ innebneke serak(seraka), ve mâ şehidnâ illâ bimâ alimnâ ve mâ kunnâ lil gaybi hâfizîn(hâfizîne).
“Siz babanıza dönün ve deyin ki: “Ey babamız! Şüphesiz oğlun hırsızlık etti, biz ancak bildiğimize şahitlik ettik. (Sana söz verdiğimiz zaman) gaybı (oğlunun hırsızlık edeceğini) bilemezdik.”
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- dönün
- ارْجِعُوا
- ر ج ع
- إِلَىٰ
- babanıza
- أَبِيكُمْ
- ا ب و
- deyin ki
- فَقُولُوا
- ق و ل
- babamız
- يَا أَبَانَا
- ا ب و
- şüphesiz
- إِنَّ
- oğlun
- ابْنَكَ
- ب ن ي
- hırsızlık etti
- سَرَقَ
- س ر ق
- değiliz
- وَمَا
- biz şahid
- شَهِدْنَا
- ش ه د
- dışındakine
- إِلَّا
- şeyin
- بِمَا
- bildiğimiz
- عَلِمْنَا
- ع ل م
- ve
- وَمَا
- biz değiliz
- كُنَّا
- ك و ن
- gaybın
- لِلْغَيْبِ
- غ ي ب
- muhafızları
- حَافِظِينَ
- ح ف ظ
- Diyanet İşleri Başkanlığı: “Siz babanıza dönün ve deyin ki: “Ey babamız! Şüphesiz oğlun hırsızlık etti, biz ancak bildiğimize şahitlik ettik. (Sana söz verdiğimiz zaman) gaybı (oğlunun hırsızlık edeceğini) bilemezdik.”
- Diyanet Vakfı: Babanıza dönün ve deyin ki: «Ey babamız! Şüphesiz oğlun hırsızlık etti. Biz, bildiğimizden başkasına şahitlik etmedik. Biz gaybın bekçileri değiliz.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Siz dönün de babanıza deyin ki: «Ey babamız, inan ki oğlun hırsızlık yaptı. Biz ancak bildiğimize şahitlik ediyoruz, yoksa gaybın bekçileri değiliz.
- Elmalılı Hamdi Yazır: «Siz dönün de babanıza deyin ki: Ey babamız! İnan ki, oğlun hırsızlık yaptı. Biz ancak bildiğimize şahitlik ediyoruz. Yoksa gaybın bekçileri değiliz.»
- Ali Fikri Yavuz: Siz, babanıza dönün ve ona şöyle deyin: “- Ey babamız! İnan ki, oğlun hırsızlık etti. Biz ancak bildiğimize şâhidlik ediyoruz; yoksa gaybın bekçileri değiliz.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Siz dönün babanıza da deyin ki ey bizim babamız, inan oğlun hırsızlık etti, biz ancak bildiğimize şehadet ediyoruz yoksa gaybin hafızları değiliz
- Fizilal-il Kuran: Varınız babanıza deyiniz ki; ´Ey babamız! Oğlun hırsızlık yaptı, biz sadece bildiklerimizi söylüyoruz, yoksa bilinmez sırlara ilişkin bir haberimiz yoktur!
- Hasan Basri Çantay: «Siz dönün, babanıza da deyin ki: — Ey pederimiz, oğlun, inan ki, (zaahiri emre nazaran) hırsızlık etdi. Biz bildiğimizden başkasına şâhidlik yapmadık. Gaybın bekçileri de değildik».
- İbni Kesir: Siz, babanıza dönün de deyin ki: Ey babamız; doğrusu oğlun hırsızlık etti. Ve biz bildiğimizden başka bir şey görmedik. Hem biz gaybın bekçileri de değildik.
- Ömer Nasuhi Bilmen: «Babanıza dönün de deyiniz ki, Ey pederimiz! Şüphe yok ki, oğlun hırsızlıkta bulundu. Biz bildiğimiz şeyden başkasına şehâdet eder olmadık, ve biz gaybı (bilip onu) hıfzediciler değiliz.»
- Tefhim-ul Kuran: «Dönün babanıza ve deyin ki: ´Ey babamız, senin oğlun gerçekten hırsızlık etti. Biz, bildiğimizden başkasına şahitlik etmedik. Biz gaybın kollayıcıları değiliz.´»
Resim yüklenemedi.