Your browser doesn’t support HTML5 audio
قَالَ بَلْ سَوَّلَتْ لَكُمْ أَنفُسُكُمْ أَمْرًا ۖ فَصَبْرٌ جَمِيلٌ ۖ عَسَى ٱللَّهُ أَن يَأْتِيَنِى بِهِمْ جَمِيعًا ۚ إِنَّهُۥ هُوَ ٱلْعَلِيمُ ٱلْحَكِيمُ
Kâle bel sevvelet lekum enfusukum emrâ(emren), fe sabrun cemîl(cemîlun), asallâhu en ye’tiyenî bihim cemî’â(cemî’an), innehu huvel alîmul hakîm(hakîmu).
Yakub, “Nefisleriniz sizi bir iş yapmağa sürükledi. Artık bana düşen, güzel bir sabırdır. Umulur ki, Allah onların hepsini bana getirir. Çünkü O, hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir” dedi.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- dedi
- قَالَ
- ق و ل
- herhalde
- بَلْ
- süsledi
- سَوَّلَتْ
- س و ل
- size
- لَكُمْ
- nefisleriniz
- أَنْفُسُكُمْ
- ن ف س
- bir işi
- أَمْرًا
- ا م ر
- artık sabretmek gerek
- فَصَبْرٌ
- ص ب ر
- güzelce
- جَمِيلٌ
- ج م ل
- belki de
- عَسَى
- ع س ي
- Allah
- اللَّهُ
- أَنْ
- bana getirir
- يَأْتِيَنِي
- ا ت ي
- onların
- بِهِمْ
- hepsini
- جَمِيعًا
- ج م ع
- çünkü o
- إِنَّهُ
- O
- هُوَ
- bilendir
- الْعَلِيمُ
- ع ل م
- herşeyi hikmetle yapandır
- الْحَكِيمُ
- ح ك م
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Yakub, “Nefisleriniz sizi bir iş yapmağa sürükledi. Artık bana düşen, güzel bir sabırdır. Umulur ki, Allah onların hepsini bana getirir. Çünkü O, hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir” dedi.
- Diyanet Vakfı: (Babaları) dedi ki: «Hayır, nefisleriniz sizi (böyle) bir işe sürükledi. (Bana düşen) artık, güzel bir sabırdır. Umulur ki, Allah onların hepsini bana getirir. Çünkü O çok iyi bilendir, hikmet sahibidir.»
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Babaları dedi ki: «Yok sizi nefsiniz aldatmış; artık (bana düşen) güzel bir sabır! Umulur ki Allah bana hepsini birden getirir. Gerçek şu ki, herşeyi bilen O´dur, her yaptığını bir hikmete göre yapan O´dur.»
- Elmalılı Hamdi Yazır: Babaları dedi ki: «Hayır, sizi nefisleriniz altadıp bir işe sürüklemiş. Artık bana güzel güzel sabretmek düşüyor. Belki Allah hepsini birden bana geri getirir. Çünkü O, her şeyi bilir, hüküm ve hikmet sahibidir.»
- Ali Fikri Yavuz: (Babalarına varıp aynı sözleri söyleyince, babaları) dedi ki: “- Hayır, size nefisleriniz, bir iş bezeyip yaptırmıştır. Artık benim işim güzel bir sabırdır. Allah’ın bana, hepsini bir getirmesi yakındır. Gerçekten O Alîm’dir, Hâkim’dir.”
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Yok, dedi: size nefsiniz bir emir tesvil etmiş, artık bir sabrı cemîl, yakındır ki Allah bana hepsini bir getire, hakikat bu: alîm o, hakîm o
- Fizilal-il Kuran: Hz. Yakub dedi ki; ´Herhalde nefsinizin kışkırtması ile bir komplo düzenlediniz. Bana yaman bir sabır düşüyor. Belki de Allah bana tüm oğullarımı birlikte kavuşturacaktır. Hiç şüphesiz O, her şeyi bilir ve her yaptığı yerindedir.»
- Hasan Basri Çantay: (Geldiler, aynı sözü söylediler. Bunun üzerine Ya´kub) dedi ki: «Hayır, sizi nefisleriniz aldatıb (böyle büyük) bir işe sürüklemiş. Artık (bana düşen) güzel bir sabırdır. Allahın, onların hepsini birden bana getirmesi yakın bir ümiddir. Hakıykat şudur ki: Her şey´i bilen, yegâne hüküm (ve hikmet) saahibi olan Odur».
- İbni Kesir: Ya´kub dedi ki: Hayır, nefisleriniz sizi aldatıp bir işe sürüklemiş. Artık bana sabır gerekir. Umulur ki Allah, onların hepsini birden bana getirecektir. Muhakkak ki Alim, Hakim O´dur O.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Dedi ki: «Hayır, size nefisleriniz bir işi süslemiştir. Artık güzel bir sabır; umulur ki, Allah Teâlâ onların hepsini bana getiriverir. Şüphe yok ki alîm, hakîm ancak O´dur.»
- Tefhim-ul Kuran: (Şehre dönüp durumu babalarına aktarınca o:) «Hayır» dedi. «Nefsiniz sizi yanıltıp (böyle) bir işe sürüklemiş. Bundan sonra (bana düşen) güzel bir sabırdır. Umulur ki Allah (pek yakın bir gelecekte) onların tümünü bana getirir. Çünkü O, bilenin, hüküm ve hikmet sahibi olanın kendisidir.»
Resim yüklenemedi.