Your browser doesn’t support HTML5 audio
قَالَ إِنَّمَآ أَشْكُوا۟ بَثِّى وَحُزْنِىٓ إِلَى ٱللَّهِ وَأَعْلَمُ مِنَ ٱللَّهِ مَا لَا تَعْلَمُونَ
Kâle innemâ eşkû bessî ve huznî ilallâhi ve a’lemu minallâhi mâ lâ ta’lemûn(ta’lemûne).
Yakub, “Ben tasa ve üzüntümü ancak Allah’a arz ederim. Ben, Allah tarafından sizin bilmediğiniz şeyleri bilirim” dedi.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- dedi
- قَالَ
- ق و ل
- şüphesiz ben
- إِنَّمَا
- arz ederim
- أَشْكُو
- ش ك و
- üzüntümü
- بَثِّي
- ب ث ث
- ve tasamı
- وَحُزْنِي
- ح ز ن
- yalnız
- إِلَى
- Allah’a
- اللَّهِ
- ve bilirim
- وَأَعْلَمُ
- ع ل م
- tarafından
- مِنَ
- Allah
- اللَّهِ
- şeyleri
- مَا
- لَا
- sizin bilmediğiniz
- تَعْلَمُونَ
- ع ل م
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Yakub, “Ben tasa ve üzüntümü ancak Allah’a arz ederim. Ben, Allah tarafından sizin bilmediğiniz şeyleri bilirim” dedi.
- Diyanet Vakfı: (Ya´kub:) Ben gam ve kederimi sadece Allah´a arzediyorum. Ve ben sizin bilemiyeceğiniz şeyleri Allah tarafından (vahiy ile) biliyorum, dedi.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Dedi ki: «Ben dolgunluğumu ve üzüntümü ancak Allah´a şikayet ederim ve Allah tarafından sizin bilemeyeceğiniz şeyleri bilirim!
- Elmalılı Hamdi Yazır: Dedi ki: «Ben hüznümü, kederimi ancak Allah´a şikayet ederim ve Allah tarafından sizin bilmediğiniz şeyleri de bilirim.»
- Ali Fikri Yavuz: O (Yâkup A.S.) dedi ki: “- Ben, büyük kederimi ve hüznümü ancak Allah’a şikâyet ediyorum ve Allah katından (vahy ile), sizin bilemiyeceğiniz şeyleri de biliyorum.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Ben, dedi, dolgunluğumu, huznümü ancak Allaha şikayet ederim ve Allahdan sizin bilemeyeceğiniz şeyler bilirim
- Fizilal-il Kuran: Hz. Yakub, oğullarına dedi ki; «Ben acımı ve ızdırabımı yalnız Allah´a şikayet ediyorum ve ben Allah hakkında sizin bilmediklerinizi biliyorum.»
- Hasan Basri Çantay: (Ya´kub da): «Ben (taşan) kedirimi, mahzunluğumu yalınız Allaha şikâyet ediyorum. Ben Allah tarafından sizin bilmeyeceğiniz (nice) şeyleri de biliyorum» dedi.
- İbni Kesir: Dedi ki: Ben, üzüntümü ve kederimi yalnız Allah´a açarım. Ve ben, Allah katından sizin bilmediğinizi biliyorum.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Dedi ki: «Ben derdimi ve hüznümü ancak Allah Teâlâ´ya arzederim, ve ben Allah Teâlâ´dan sizin bilmeyeceğiniz şeyi bilirim.»
- Tefhim-ul Kuran: Dedi ki: «Ben, dayanılmaz kahrımı ve üzüntümü yalnızca Allah´a şikâyet ediyorum. Ben Allah´tan (bir bilgi olarak) sizin bilmediğinizi de biliyorum.»