Your browser doesn’t support HTML5 audio
وَإِذْ قَالَ إِبْرَٰهِيمُ لِأَبِيهِ وَقَوْمِهِۦٓ إِنَّنِى بَرَآءٌ مِّمَّا تَعْبُدُونَ
Ve iz kâle ibrâhîmu li ebîhi ve kavmihî innenî berâun mimmâ ta’budûn(ta’budûne).
Hani İbrahim, babasına ve kavmine şöyle demişti: “Şüphesiz ben sizin taptıklarınızdan uzağım.”
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- bir zaman
- وَإِذْ
- demişti ki
- قَالَ
- ق و ل
- İbrahim
- إِبْرَاهِيمُ
- babasına
- لِأَبِيهِ
- ا ب و
- ve kavmine
- وَقَوْمِهِ
- ق و م
- şüphesiz ben
- إِنَّنِي
- uzağım
- بَرَاءٌ
- ب ر ا
- şeylerden
- مِمَّا
- sizin taptığınız
- تَعْبُدُونَ
- ع ب د
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Hani İbrahim, babasına ve kavmine şöyle demişti: “Şüphesiz ben sizin taptıklarınızdan uzağım.”
- Diyanet Vakfı: Bir zaman İbrahim, babasına ve kavmine demişti ki: Ben sizin taptıklarınızdan uzağım.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Bir vakit İbrahim, babasına ve kavmine: «Haberiniz olsun, ben o sizin taptıklarınızdan beriyim.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Hani İbrahim babasına ve kavmine: «Gerçekten ben sizin taptığınız şeylerden uzağım.
- Ali Fikri Yavuz: Bir vakit de İbrahîm babasına ve kavmine şöyle demişti: “- Bilin ki ben, sizin taptıklarınızdan berîyim.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Bir vakıt da İbrahim babasına ve kavmına dedi: haberiniz olsun ben o sizin taptıklarınızdan beriyim.
- Fizilal-il Kuran: Bir zaman İbrahim babasına ve kavmine demişti ki; «Ben sizin taptıklarınızdan uzağım.»
- Hasan Basri Çantay: Bir zaman da İbrâhîm, babasına ve kavmine «Ben, demişdi, hakikat, sizin tapmakda olduklarınızdan uzağım».
- İbni Kesir: Hani İbrahim; babasına ve kavmine demişti ki: Şüphesiz ben, sizin taptığınız şeylerden uzağım.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Ve yâd et o vakti ki, İbrahim babasına ve kavmine dedi ki: «Şüphe yok, ben sizin ibadet ettiğiniz şeyden ırağım.»
- Tefhim-ul Kuran: Hani İbrahim babasına ve kendi kavmine demişti ki: «Hiç tartışmasız ben, sizin tapmakta olduklarınızdan uzağım.»
Resim yüklenemedi.