Your browser doesn’t support HTML5 audio
بَلْ مَتَّعْتُ هَٰٓؤُلَآءِ وَءَابَآءَهُمْ حَتَّىٰ جَآءَهُمُ ٱلْحَقُّ وَرَسُولٌ مُّبِينٌ
Bel metta’tu hâulâi ve âbâehum hattâ câehumul hakku ve resûlun mubîn(mubînun).
Doğrusu onları (Mekke müşriklerini) ve atalarını kendilerine hak olan Kur’an ve onu açıklayan bir peygamber gelinceye kadar (dünya nimetlerinden) yararlandırırım.
Türkçesi
Arapçası
Kökü
- doğrusu
- بَلْ
- yaşattım
- مَتَّعْتُ
- م ت ع
- bunları
- هَٰؤُلَاءِ
- ve babalarını
- وَابَاءَهُمْ
- ا ب و
- dek
- حَتَّىٰ
- kendilerine gelinceye
- جَاءَهُمُ
- ج ي ا
- gerçek söz
- الْحَقُّ
- ح ق ق
- ve elçi
- وَرَسُولٌ
- ر س ل
- açıklayan
- مُبِينٌ
- ب ي ن
- Diyanet İşleri Başkanlığı: Doğrusu onları (Mekke müşriklerini) ve atalarını kendilerine hak olan Kur’an ve onu açıklayan bir peygamber gelinceye kadar (dünya nimetlerinden) yararlandırırım.
- Diyanet Vakfı: Doğrusu bunları da atalarını da kendilerine hak ve onu açıklayan bir peygamber gelinceye kadar geçindirdim.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Sadeleştirilmiş): Fakat bunları ve atalarını kendilerine hak ve apaçık anlatan bir peygamber gelinceye kadar faydalandırıp yaşattım.
- Elmalılı Hamdi Yazır: Doğrusu ben bunları da babalarını da kendilerine hak olan kitap ve gerçeği açıklayan bir peygamber gelinceye kadar faydalandırıp geçindirdim.
- Ali Fikri Yavuz: Doğrusu şu (Mekke’li) kâfirleri ve atalarını, kendilerine kitab ve elçiliği (mucizelerle) aşikâr bir peygamber gelinceye kadar faydalandırıp yaşattım.
- Elmalılı Hamdi Yazır (Orijinal): Fakat şunları ve atalarını ta kendilerine hakk ve bir Resuli mübîn gelinciye kadar müstefid edip yaşattım
- Fizilal-il Kuran: Doğrusu bunları da, babalarını da kendilerine hak ve hakikatı açıklayan bir peygamber gelinceye kadar geçindirdim.
- Hasan Basri Çantay: Daha doğrusu ben onları da, atlarını da, kendilerine hak (ve şerîat hükümlerini) açıklayan bir peygamber gelinceye kadar, fâidelendirdim (yaşatdım).
- İbni Kesir: Hayır. Ben, onları da, atalarını da hakkı açıklayan bir peygamber gelene kadar geçindirdim.
- Ömer Nasuhi Bilmen: Fakat onları ve atalarını kendilerine o hak ve apaçık resûl gelinceye kadar fâidelendirdim.
- Tefhim-ul Kuran: Hayır; Ben onları ve atalarını, kendilerine hak ve açıklayan bir peygamber gelinceye kadar metalandırıp yaşattım.
Resim yüklenemedi.